Torbali’da yasayan en eski sondajci olan Abbas Özdemir, ilçenin önümüzdeki yillarda ciddi bir kuraklikla yüz yüze kalacagini söyledi. Özdemir, 2018 yilinin büyük kuraklik için çok kritik bir tarih oldugunu açikladi.

1966 yilindan beri sondajcilik meslegini sürdüren ve Torbali’nin her mahalle ve köyünde derin su kuyulari açan Abbas Özdemir, ilçedeki kuraklik tehlikesinin ciddi boyutlara ulastigini açikladi. 80’li yillarin sonuna kadar Torbali’da 8-10 metreye vurulan sondajlarla yeralti su kaynaklarina ulasilabildigini hatirlatan Özdemir, bu mesafenin günümüzde 85 metreye kadar geriledigini ifade etti. Küçük Menderes Havzasi’nda insa edilen barajlarin nehirlerin yolunu keserek su dengesini bozdugunu vurgulayan Abbas Usta, Dogu ve Güneydogu Anadolu’ya düsen kar yagisi miktarinin azalmasiyla yeralti sularinin eskisi gibi beslenemedigini söyledi.

Bunlar iyi günlerimiz

Torbali Ovasi için içinde bulundugumuz zaman dilimini iyi günler olarak degerlendiren 50 yillik sondajci Abbas Özdemir, asil tehlikenin 2018 yilinda açiga çikacagini iddia etti. Yeralti sularinin mahiyetinin çok az kisi tarafindan bilindigini ifade eden Özdemir, “Iç Anadolu’ya ve Dogu Anadolu’ya yeteri miktarda kar yagmadiginda yer alti su hazneleri azalir. Bu durum Türkiye’nin en batisina kadar kendisini hissettirir. Son yillarda küresel isinma dolayisiyla kis mevsimlerinin ilimanlastigini gözlemliyoruz bu da kar yagisinin azalmasi demek. Yasadigimiz kuraklikta bu durumun da etkisi var” dedi. Torbali civarina iki ay boyunca yagmur yagsa bunun yer alti su haznelerine bir etkisi olmayacagini aktaran Abbas Usta, “Yagmur sulari sanildigi gibi yer alti su haznelerini beslemez, yagmur suyu irmaklar vasitasiyla denize akar, yer alti sularini asil besleyen eriyen kar sularidir” dedi.

Asiri sulama degil fabrikalar

Torbali’da mevcut yeralti su haznelerinin tarimsal sulamayla tüketilmesinin gerçekçi olmadigina deginen Abbas Özdemir, “Torbali’da yüzlerce fabrika var ve bunlarin birçogu 24 saat boyunca yer altindan su çekiyor. Asil tehlike bu. Fabrika sahipleri belki bana kizacaklar ama kurduklari aritma sistemlerini de maliyet hesabi dolayisiyla çalistirmiyorlar. Böylelikle su devri daimi yapmayarak sürekli yeralti kaynaklarini tüketiyorlar. Fetrek, Moskof gibi çaylarimizdan zehir akiyor. Çocuklugumuzda yüzdügümüz balik avladigimiz dereler zehir akitiyor. Torbali bunun cezasini çok çekecek, fabrikalarin kimyasal atiklari yeralti sularini zehirliyor. Toplu hastaliklar hatta ölümler meydana gelebilir. Biz bunlari yillardir söylüyoruz ama önlem almak adina yapilan hiçbir sey de yok, asil düsündürücü olan bu” dedi.

Tulum Dagi’nin alti deniz

Torbali’nin içme suyu takviyesi için Tulum Dagi’nin civarindan geçen yeralti su yataklarinin çok degerli oldugunu belirten Abbas Özdemir, “Buradaki mermer yataklarinin içinden geçen su, Çakal ve Gebekirse Göllerini besliyor. Bu sayede o göller yazin bile kurumuyor. Tulum Dagi civarindan geçen damar Torbali’da yeralti suyunun en fazla oldugu bölge. Eger kente su takviyesi yapilmasi icap ederse su o civardan temin edilebilir” dedi.

Çiftçiye ekstra külfet

Yeralti su kaynaklarinin tükenmesiyle birlikte su bulmak için daha derin sondaj kuyularinin açildigini ifade eden Özdemir, “Su derine kaçtikça sondaji da derine vuruyoruz. Bu da üreticilere ekstra külfet anlamina geliyor. Su an 100 metrelik bir sondajin maliyeti 15.000 lira civarinda buna kuyuya indirilecek dalgiç pompayi da ilave ederseniz toplam maliyet 20.000 lirayi asiyor” dedi.

Damla sulama ve aritma

Yeralti su kaynaklarinin bu sekilde tüketilmeye devam edilmesinin büyük krizlere kapi aralayacagini ön gören Abbas Özdemir, “ Mevcudu korumaya çalismamiz gerekiyor. Çiftçilerin damlama sulama yapmasi çok önemli ayrica fabrikalarin da aritma tesislerini çalistirmalari bu noktada büyük önem arz ediyor” dedi.