Ahilik desturu hiç bitmemeli

Ahilik Haftasi münasebetiyle bir açiklama yapan SezaiTamer, ahilik sisteminin bozulmadan devam etmesi ve gelecek kusaklara aktarilmasi temennisindebulunarak, tüm esnafa hayirli ve bereketli kazançlar diledi

23. Ahilik Haftasi Türkiye genelinde kutlanmaya baslandi. Izmir Esnaf ve Sanatkrlari Odalari Birligi'nin ilçelerde organize ettigi Ahilik Kutlamalarina katilan Torbali Esnaf Odasi Baskani Sezai Tamer, bugün Selçuktaki programlara katilacak. Yarin da Ödemis'teki kutlamalarda hazir bulunacak olan Tamer, Torbalili esnaflarin Ahilik Haftasi'ni kutlayarak önemli mesajlar verdi. Esnaf sisteminin koruyucusu sayilan Ahi Evran ve Ahilik teskilati ögretisiyle asirlardir yikilmayan bir kardesligi tesis edildigini kaydeden Tamer, yüzyillar boyunca Türk toplumunun sosyal, siyasi ve ekonomik hayatindan etkin bir rol oynadigini ifade etti. Tamer, ahilik sisteminin bozulmadan devam etmesi ve gelecek kusaklara aktarilmasi temennisinde bulunarak, tüm esnafa hayirli ve bereketli kazançlar diledi. Tamer, 'Ahilik desturu ile is yapan esnaf her zaman kazançli çikar' seklinde konustu.

AHILIK SISTEMI BOZULMAMALI

SEZAI Tamer, Ahilik Hafta-si münasebetiyle yaptigi açiklamada, esnafin yüzyil-lardir yasattigi, Anadolu in-saninin kültürüne yön veren ahilik geleneginin bozul-madan devam ettirilmesi te-mennisinde bulundu. Tamer, Ahilik geleneginin yüzyil-lardir bozulmadan devam ettigine dikkati çekti. 'Sade-ce alip satmakla çarsi pazar olmaz; içerisinde ruh olmasi lazim, etik olmasi lazim' di-yen Baskan Tamer, Ahi Ev-ran kültürünün bugünlere kadar tasinmasinda esnafin büyük katkisinin oldugunu anlatti. Esnafin komsusuna, çiragina, müsterisine verdigi degerin çok farkli oldugunu ifade eden Tamer, esnaflik kültürünün kusaktan kusaga tasindigini, bu tasinma sira-sinda bazi yenilikler, degi-siklikler olsa da temel ya-pinin zedelenmedigini dile getirdi

AHILIK YASAM TARZIDIR

SEZAI Tamer, ahiligin bir yasam tarzi ve felsefesi ol-dugunu belirterek söyle ko-nustu: 'Ahi, eli açik, cömert, yigit, güven veren, mütevazi ve hosgörülü kisilige sahip olmakla beraber birbirini se-ven, birbirine saygi duyan fakiri gözeten, yoksulu ba-rindiran, çalismayi ibadet sayan, din ve ahlak kuralla-rina siki sikiya bagli esnaf ve sanatkrlarin is teskilati anlamina da gelmektedir. Ahilik, dünya ve ahireti bir-likte düsünen zengin ile fa-kir, üretici ile tüketici, emek ile sermaye, millet ile devlet kisaca toplumun bütün fert ve kurumlari arasinda iyi münasebetler kurarak herke-sin huzur içinde yasamasini saglamak ahilerin baslica amaci olmustur' dedi.

Ahilik Nedir?
AHI Evran; yüzyillardir dini, ahlaki bilgiler vermekte büyük ve önemli gö-revler üstlenmis olan fütüvvet teskila-tindan ve fütüvvetnamelerden yararla-narak, Ahi teskilatini kurmustur. Ahi Evran ahlakla sanatin, ahenkli birle-simi olan ahiligi çok itibarli bir duruma getirmistir. Böylece, ahilik yüzyillarca esnaf ve sanatkrlara yön vermis, on-larin sosyal ve çalisma yasamini düzenlemis, yeniçeri teskilatinin kuru-lusunda önemli rol oynamis, devlet adamlari da bu kurulusa girmeyi bü-yük onur kabul etmislerdir. Osmanli Imparatoru Orhan Gazi, bir Ahidir ve Ahilerin adlariyla birlikte kullandiklari lakaplardan biri olan 'ihtiyarüddin' la-kabini kullanmistir. Ayni sekilde Sultan I.Murat'in da Ahi oldugu ifade edil-mektedir. Ahi Evran, halkin ekonomik durumunu iyilestirmek, meslek sahibi olmalarini saglamak ve onlari din sö-mürüsünden kurtarmak için çalismis-tir. Ise, ayakkabici ve saraç esnafini teskilatlandirmakla baslamistir. Kisa zamanda üstün becerisi, ahlaki sagla-mligi ve hakseverligi ile büyük bir ün ve saygi toplamistir. Kurdugu teskilatin baskani, Ahi Babasi olmustur. Ahiligin temelleri, o kadar saglam atilmis, ku-rallari zamaninin ve toplumun gerekle-rine ve gerçeklerine o kadar uyum saglamistir ki, bu sonradan, kent ve kasabalarin belediye hizmetleri ve bu hizmetlerin denetimi için de örnek alinmis, narh ve nizamnameler ya da kanunnameler seklinde resmilestiril-mistir. Ahiler, özellikle Osmanlilar dö-neminde, standartlara uymayarak, düsük kaliteli mal ve hizmet üreten esnafa çesitli cezalar vermislerdir. Bu dönemde günümüzde bile tam olarak uygulanamayan kalite, standart, üretici-tüketici iliskileri çok kesin kurallarla belirlenmistir.