BELEDİYE 10 SAYFALIK AÇIKLAMA İLE MEYDAN OKUDU
Belediye Başkan Vekili Özgür Çağlar, 18 maddelik bir basın açıklaması ile belediye hakkında çıkan yalan haberleri bir bir kamuoyu ile paylaştı. Karalama haber ile itibarsızlaştırmaya karşı meydan okuyan Çağlar, artık susmayacaklarını söyledi. TORBALI Belediye Başkan Vekili Av. Özgür Erman Çağlar, belediye başkan yardımcıları ve belediye meclis üyeleri önceki gün bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Belediye Meclis [&hellip]
Belediye Başkan Vekili Özgür Çağlar, 18 maddelik bir basın açıklaması ile belediye hakkında çıkan yalan haberleri bir bir kamuoyu ile paylaştı. Karalama haber ile itibarsızlaştırmaya karşı meydan okuyan Çağlar, artık susmayacaklarını söyledi.
TORBALI Belediye Başkan Vekili Av. Özgür Erman Çağlar, belediye başkan yardımcıları ve belediye meclis üyeleri önceki gün bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Belediye Meclis toplantı salonunda yapılan basın açıklamasında, Torbalı Belediyesi'ne yönelik yapılan haberlerin, yalan ve yanlış olduğu belgeleriyle birlikte madde madde açıklandı. Bugüne kadar sessiz kalmalarının söylenenleri kabul ettikleri anlamına gelmediğini ifade eden Özgür Erman Çağlar: 'Artık susmayacağız. Meydan boş değil. Hiçbir şey bundan böyle eskisi gibi olmayacak' dedi.
GÖZ GÖRE GÖRE YALAN!
Basın açıklamasında konuşan Özgür Erman Çağlar, bu açıklamaları yapmalarının sebebi, bu güne kadar gerek Belediye Başkanı Adanan Yaşar Görmez' in makamını ve belediyenin hizmetlerini gerekse de yerel seçimler ardından göreve gelen belediye personellerini hedef alan gerçeğe aykırı, yalan ve asılsız haberler ile kamuoyunezdinde belediyeyi karalama ve itibarsızlaştırma çabası içerisinde olan ve bu uğurda yerel bir gazetenin bir köşesini sadece bu işe ayıran insanların, yalanlarının 5393 sayılı Belediye Kanunun 13. Maddesinde düzenlenen Hemşehri hukuku gereği tüm vatandaşlartarafından bilinmesini istemeleri olduğunu belirtti. Bugüne kadar bu asılsız ve yalan haberlere karşı sessiz kalmalarının sebebi, yeni belediye yönetimi olarak her kesimle barışık bir hizmet anlayışıyla hareket etmek istemeleri olduğunu ifade eden Çağlar: 'Suskunluğumuzun bazı kesimlerce yanlış anlaşılmasına sebebiyet vermemek adına bu açıklamaları yapma zorunluluğu hasıl olmuştur. Bu konuda, gerek parti tabanımıza gerekse de seçim sürecinde bize destek olan vatandaşlarımıza karşı olan sorumluluğumuz gereği cevap vermeyi uygun bulmaktayız. Bu konularda, zaman zaman kendi tabanımızdan bile tepki görmemize rağmen siyasi etik açısından doğru bulmadığımız söylemelerden kaçındık. Gelinen noktada kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan bu algı operasyonuna son vermek istemekle birlikte, Bugüne kadar ki suskunluğumuzu başka yöne çekenlere; artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını önemle belirtmek isteriz. Vatandaşın gözünün içine baka baka yalan haber yapanlarla her platformda(yazılı görsel medya ve hukuksal yollarla) mücadele edeceğimizi buradan açık bir şekilde beyan ederiz' dedi
'EFE OĞLUNU BİZ KAZANDIRDIK'
11 Ağustos 2014 tarihli ilgili gazetenin malum şahıs tarafından yazılan ' Efe Oğlunun Gerçek Hikayesi' başlıklı köşe yazısında, söz konusu mesire alanınınmevcut belediye yönetiminingirişimleri ile olmadığı, bir önceki belediye yönetimi tarafından Torbalı halkına kazandırıldığınıniddia edildiğini ifade eden Çağlar: 'Habere konu mesire alanın Torbalı halkına kazandırılışının hiç de haberde bahsedildiği gibi olmadığı Belediyemiz kayıtlarından açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Anılan mesire alanı, Milli Emlak Müdürlüğü'ne ait olup kurum tarafından yapılan ihaleler sonucu kiraya verilen bir yerdir. Belediye olarak göreve geldikten sonra bizzat Başkanımızın talimatı ile Milli Emlak Müdürlüğü tarafından yapılan ihaleye diğer firmalar ile birlikte katılmış ve ihalenin belediyemizde kalması sonucu söz konusu yeri vatandaşlarımıza kazandırmış bulunmaktayız. Diğer taraftan anılan yer ile ilgili ileriye dönük olarak, gelişim planları hazırlanmış ve Belediyemize 29 yıllığına kazandırma çalışmalarımızda başlamıştır' diye konuştu.
'9 AYDA 155 İHALE YAPTIK'
2 hafta sonra aynı gazetede belediyenin kiralık dükknlarındaki kiracıların mağdur edildiği imajının oluşturulmayaçalışıldığını söyleyen Özgür Çağlar, bu haberinde gerçekle bir ilgisinin bulunmadığını kaydetti.Konunun, geçmiş dönemlerde yaşananlar ve belediye kayıtları ile net bir şekilde ortada olduğunu ifade eden Çağlar: 'Nitekim önceki belediye yönetimi, bu ve benzeri Belediyeye ait mülklerini bazı kişilere bedelsiz veya çok düşük bedellerle Devlet İhale Kanununa aykırı olarak kiraya vermiş, kanuna aykırı olarak kiraya verilmesi yetmiyor gibi birde, göstermelik olan kira bedelleriniyıllarca tahsil etmemiştir. Kamuoyu bu konuda bilgilenmek istersede kimlerin ne kadar kira borcu olduğunu,şeffaf yönetim anlaşımız gereği halkımızla paylaşacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Belediye dükknlarında kiracı konumundaki esnafımız üzerinde kurulan baskı ve sindirme politikası tüm Torbalı halkının malumudur. Öyle ki, bizim yönetimimizden önce belediyenin mülkleri Torbalıda yaşayan vatandaşların mülkü olmaktan çıkarılmış, sadece belli isimlere tahsis edilen yerler haline getirilmiştir. Çok şükür ki; Belediyeye ait gayrimenkullerin tapularını devretmeyerek, Torbalı halkına daha büyük bir ihanet içerisine girmemişlerdir.Öncelikle 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu gereği tüm Belediye gayrimenkullerin kiralama işlemlerinin ihale yolu ile yapılması gerektiğini belirtmek isteriz. Bu bilgi ışığında,geçmiş dönem zamanında 10 yıl boyunca sadece 50 adet ihale yapıldığını, göreve geldiğimiz günden 2014 yılının sonuna kadar yani 9 ayda ise tarafımızca 155 adet ihale yapıldığını belirttiğimizde Torbalı halkının malı olan Belediye gayrimenkullerinin nasıl kullanıldığı konusunda kamuoyunu aydınlatacağımız kanaatindeyiz. Tarafımızca yapılan ihaleler tüm kamuoyuncada malum olduğu üzere siyasi görüşü ne olursa olsun en yüksek bedeli verene ihale edilmiştir. Önceki dönemlerde söz konusu dükkanlarda oturmayanlar bile belediyenin malı ile hava parası karşılığı gelir elde etmeye başlamış idi. Bir çok insan vatandaşın parasıyla belediyenin malı üzerinde rant sağlamayı adet edinmişti. Göreve geldiğimizden bu yana Sayın Başkanımızın talimatıyla bu uygulamalar sona erdirilmiş, artık belediyenin malıyla çalışmadan para kazanma dönemi bitirilmiştir. Belediyenin bir kuruşunun bile hesabını yapan bu yönetim anlayışı belediyenin bir tek malını bile bu saatten sonra kimseye peşkeş çekmeyecektir. Halka hizmet hakka hizmet düsturuyla yola çıkan yönetim anlayışımızla artık adamcılık siyaseti son vermiş bulunmaktayız. Bu durum bazılarının işine gelmese de Torbalı halkı kendisine yakışır bir şehrül emine kavuşmuştur' şeklinde konuştu.
AMAÇ BELEDİYEYİ KARALAMAK
13 Ekim 2014 tarihinde ve çeşitli tarihlerde, malum gazete tarafından defalarca, Ertuğrul Mahallesi'nde bulunan arazinin belediye tarafından devletin kurumlarına peşkeş çekildiği iddia edilmiş, sanki söz konusu yer belediyenin mülküymüş gibi gösterilerek vatandaşlarıyanıltma çabası içerisine girildiğini belirten Özgür Erman Çağlar: 'Söz konusu taşınmaz aleni olantapu kayıtlarından da anlaşılacağı üzere Maliye Hazinesine ait olup, yine Maliye Hazinesi tarafından tahsis yolu ile SGK'ya geçmiştir. Belediyemiz meclisi tarafından ise zorunlu olarak sadece Belediye hizmet alanı markası kaldırılmıştır. Belediyemiz dışındaki, iki devlet kurumu tarafından gerçekleştirilen hukuksal işlemleri, vatandaşımızın gözünde sadece Belediye yönetimimizi karalamak maksadı ile bizlere mal etmelerivicdanen ve hukuken kabul edilebilir bir durum değildir. Kaldı ki; iki kamu kurumu arasında gerçekleştirilen işlemlerin neticesinde Torbalılı vatandaşlarımıza modern bir SGK hizmet binası kazandırılacağı gayet açık bir şekilde ortadadır' dedi.
MEZARLIK BÜYÜKŞEHİR'İN İŞİ
'Civar Köylere Gömüleceğiz' başlığıyla 11 Kasım 2014 tarihinde yayınlanan yazıda mezarlık sorunun çözümünün Torbalı Belediyesi'nin elinde olduğu izlenimi oluşturulmaya çalışıldığını belirten Çağlar: 'Hepinizin malumu olduğu üzere Belediye ve İmar mevzuatı gereği mezarlıklarla ilgili tüm yasal yükümlülükler Büyükşehir Belediye Başkanlığına aittir. Yetki ve sorumluluğun Büyükşehir Belediyesinde olmasına rağmen Sayın Başkanımız Adnan Yaşar Görmez kamuoyunda oluşan rahatsızlık nedeni ile bu soruna çözüm bulabilmek içininisiyatif kullanarak tüm gerekli girişimlerde bulunmuş fakat Büyükşehir Mezarlıklar Daire Başkanlığı tarafından Torbalı'da bir çok yerde mezarlık bulunduğu gerekçesiyle, talepleri görmezden gelinmiştir. Mezarlıklar ile ilgili olarak hali hazırda Milli Emlak ile Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Torbalı Belediyesi arasında görülmekte olan 2 adet dava sürmekte olup, davalardan biri ret sebebi ile Milli Emlak tarafından, diğeri ise Büyükşehir Belediyesi ve Belediyemiz tarafından Danıştay nezdinde temyiz edilmiştir' diye konuştu.
İTİBARSIZLAŞTIRMA ÇALIŞMASI
Bir sonraki gün çıkan 'Kocaoğlu Yaptı, Görmez Sahiplendi' başlıklı yazı da ise; belediyenin 65 yaş üstü vatandaşlara yapmış olduğu yardımı dahi sorgulayan, böyle bir belediye hizmetinin bile siyasi propagandasını yapar hale gelen zihniyetin neye ulaşmaya çalıştığını bir türlü anlayamadıklarını kaydeden Av. Özgür Çağlar: 'Unutulmamalıdır ki hizmetin siyaseti olmaz. Malum gazetenin köşe yazarı, birkaç gün sonra, 'Kanalizasyon Sokağa Akıyor' başlıklı yazısında, Torbalı'da oluşan alt yapı ile ilgili sıkıntıların sorumluluğunun Torbalı Belediyesi'ne ait olduğu izlenimini oluşturmaya çalışarak,'İhaleler takip edildiği kadar ilçenin sorunu takip edilmiyor' ibaresiyle, çamur at izi kalsın politikası izlenmiş ve belediyemiz kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır. Söz konusu sorunların çözümünün kanunen Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğunda olmasına rağmen,Belediyemiz tarafında gece gündüz demeden vatandaşlarımızın bu konudaki şikayetleri ilgili birimlerimizce yerinde ve zamanında müdahale edilmek suretiyle giderilmeye çalışılmıştır. Bizi ihale takipçiliği ile suçlayanlara ise en güzel cevabı'kişi kendinden bilir işi' sözüyle vermek isteriz' ifadelerini kullandı.
CÜZDANDAN AKLANABİLİRLER AMA VİCDANLARDAN ASLA
'IŞİD Torbalı'ya Bu Kadar Zarar Veremez' başlıklı yazıya da değinen Çağlar: 'Torbalı Belediyesi olarak göreve geldiğimiz günden bu yana belediyemizin hissesi bulunduğu taşınmazlar ve aynı zamanda yapılaşmaya uygun olmayan hisseli taşınmazlar dışında bir tane bile Belediye gayrimenkulü ne özel bir kişiye ne de tüzel bir kişiliğe satılmamıştır. Tüm yaptıkları siyaset tellallığı olan bazı insanlar bizleri Belediyenin tüm mallarını satışa çıkarmışçasına göstermeye çalışarak vatandaşımızın bu konudaki hassasiyetini tamamen kötüniyetli bir şekilde siyasi emellerine alet etmeye çalışmaktadırlar. Belediye olarak göreve geldiğimiz günden bu güne az önce yukarıda belirttiğimiz nitelikteki taşınmazlar dışında bir tane yer satmamış, aksine biri Atatürk Mahallesi'nde diğeri ise Cumhuriyet Mahallesi'nde olmak üzere iki adet gayrimenkulü belediyemize kazandırmış bulunmaktayız. Gerek Başkanımız gerekse ilgili birimlerimiz, vatandaşlarımızın hassasiyet gösterdiği tüm konulara aynı hassasiyetle bakmakta ve Torbalı için zaruret hali teşkil etmedikten sonrada belediyenin bir karış toprağı bile kimseye satılması taraftarı değildir. Belediye yönetimi olarak, bir gün bir taşınmazın satışı gerekir ise de, satış öncesinde, satıştan elde edilecek gelirin nereye kullanılacağı konusunda da her zaman ki gibi şeffaf olacağımız konusunda kimsenin şüphesi olmasın. Halböyle iken Torbalı Belediyesi'nin, Torbalı'ya hizmet eden bir belediye ve yönetiminin, terör örgütü olan IŞİD ile kıyaslanması ise Torbalı halkına yapılmış çok büyükbir hakarettir. Bu çirkin söylemlerle ilgili olarak hukuksal girişimlerde de bulunacağımızdan kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğini belirtmek isteriz' şeklinde konuştu.
ŞEFFAF İHALELER
Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez'in Gaziantep gezisine, 'Devir Tersine Döndü' başlıklı yazı ile vurgu yapılıp, oradaki belediye yatırımları ile ilgili eleştirilerde bulunulduğunu kaydeden Özgür Erman Çağlar: 'Ne var ki Başkanımız, ılımlı belediyecilik anlayışı ve istişareye dönük karar verme yetisi sebebi ile Torbalı halkının çıkarına olan her hizmeti görmeye gitmekten imtina etmemiş ve etmeyecektir de. Görev yaptıkları sürelerde turistik geziler dışında bir yere gitmeyenler şunu unutmamalıdır ki; gerek belediye birim müdürlerimiz gerekse Başkanımız Torbalı'nın çıkarına olan her hizmet için herkesin ayağınada gider herkesin kapısında da yatmaktan hiçbir şekilde çekinmez.'Torbalı'nın Parası Torbalı'da Kalmalı' başlıklıyazıda ise Torbalı Belediyesi'nce cenazelere gönderilecek pidelerin Tire'de faaliyet gösteren bir şahıstan almasının tepkiyle karşılandığı belirtilmiştir. Bizi ihale takipçiliği ile suçlayanlara en güzel cevapta herhalde bu olsa gerek ki; belediyemizce yapılan tüm ihaleler, ihale kanunlarında düzenlendiği üzere açık ve şeffaf olup, Belediyemiz tarafından kimseye bir ayrıcalık tanınmayarak gerçekleştirilmektedir. Söz konusu ihaleye 4 firma başvur yapmış ve ihale kanunları doğrultusunda en uygun fiyatı verene ihale edilmiştir. Gönül tabikide; hizmetlerin ve alımların Torbalı esnafından karşılanmasını istese de mevcut mevzuat çerçevesinde bu haliyle elimizden gelen bir şey söz konusu değildir' dedi
SİYASİ GÖRÜŞÜ YÜZÜNDEN İŞÇİ ÇIKARTILMADI
22 Arlık 2014 tarihli 'Belediyede Kim Ne İş Yapar' ve yine 7 Ocak 2015 tarihli 'Yine Belediye Yine İşçi Kıyımı' başlıklı yazılara da değinen Çağlar: 'Öncelikle göreve geldiğimiz günden bu güne Sayın Başkanımız Adnan Yaşar Görmez'in hiçbir belediye personelini siyasi görüşünden dolayı işten çıkarmadığını önemle belirtmek isteriz. Hepinizin hatırlayacağı üzere; 2004 yılında dönemin kazanan belediyesi seçimden hemen sonra tamamen siyasi sebeplerle birçok insanı kadın erkek demeden ekmeğinden etmiş, bununlada yetinmeyerek dönemin Belediye Başkanı birçok bayanın ellerine süpürge vermiş ve belediye meydanını temizletmiştir. Bunları bu gün unutmadığımız gibi bundan sonrada unutmayacağız. Nereden geldiğimizi bildiğimiz gibi neye gideceğimizi de çok iyi biliyoruz. Yapılan onca haksızlığa rağmen sindirilen korkutulan insanların sesi olabilmek için bu göreve talip olduğumuzu asla unutmayacağız. Yıllarca siyasi yatırım yapma gayesi ile birçok insanı kadrolu olduğu yalanıyla işe alanlar aslında o gün o insanların günahını da almışlardır. Kamu kurum ve kuruluşlarına işçi alınmasında uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmeliğin2.,3., 6., 9. ve 10.Maddelerinde Belediyeye işçi alımlarının ne şekilde yapılacağı açık hiçbir kuşkuya meal vermeyecek şekilde düzenlenmiş durumdadır. Anılan yönetmelik ve ilgili hükümleri gereği, Belediyeye işçi alımlarının İŞKUR aracılığı ile yapılması gerektiği halde usulsüz alımlar yapılmış, Belediye ve çalışanları mağdur edilmiştir. Sayın Başkanımız bu konuda gösterdiği hassasiyetle, tüm ilçeye örnek olacak tutum ve eylemler içerisine girmiş, işçilerden gelen talep ve şikayetleri tek tek dinleyerek işçilerin özlük haklarını koruma adına tüm yasal girişimlerde bulunmuştur. En önemlisi ise Başkanımızmağdur işçiler ile bir toplantı gerçekleştirerek, işçilere bu işin çözümü için ne karar verirlerse versinler arkalarında olacağını beyan etmiş ve işçilerin alkışlarının ardından sona eren toplantıdan çıkan işçilerin müfettiş çağırılma kararına istinaden müfettiş talebinde bulunulmuştur. Öte yandan Başkanımızın yakınlarını işe aldığını diline dolayanlar, bizden önce ki dönemde işe alınan ve Başkanımızın ılımlı tavrının göstergesi olarak hala Belediyemizde çalışan, geçmiş dönemidarecilerinin, meclis üyelerinin, siyasi parti üyelerinin çocuk ve akrabalarının kimler olduğunu öğrenmek isterlerse de, Belediyemizin personel kayıtları da diğer tüm kayıtları gibi aleni olduğu için Belediyemize gelerek meraklarını giderebilirler. Sonuç itibari ile;bizden insanların ekmeğiyle oynamamızı isteyenler ve bekleyenler, bizlerin kimsenin ekmeğiyle oynamayacağını çok iyi bilmelilerdir' şeklinde konuştu.
TESAV HANGİ FİRMANIN ADRESİ'NDE GÖRÜNÜYOR?
Yerel gazetenin 27 Ocak'taki yayınında yer alan 'Huzur Evi Torbalı'da Kalmalı' başlıklı yazının da, vatandaşı yanıltma adına kaleme alınan diğer yazılar gibi kabul edilemez ve gerçek dışı beyanlar içerdiğini belirten Özgür Çağlar: 'Anılan haberde ilçemizde bulunan huzurevinin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na tahsis edilmesi eleştirilmiş ve yine bu konuda Belediye meclisinde de, geçen konuşmaların kayıt altına alındığı meclis tutanaklarından da anlaşılacağı üzere, başka gruplar tarafından, söz konusu yerin ısrarla geçmiş Belediye Yönetimi döneminde kurulan, yöneticilerinin Sayın İlyas Çimen ve Sayın Ali Yakupoğlu'nun olduğuTESAV vakfı tarafından kullanılması talep edilmiştir. Ancak bu talebin ve yapılan haberin ne kadar ciddiyetten uzak olduğu, Torbalı halkından gerçeklerin saklandığı,şimdi açıklayacağımız hususlarla da net bir şekilde ortaya konulacaktır. Anılan huzur evinin işletilmesi konusunda, Torbalı Belediyesi tarafından yerel seçimlere bir hafta kala 24/03/2014 tarihinde TESAV yöneticileri ile yapılan ortak hizmet protokolü tarafımızca incelenmiş, ilgili protokolün 3. Maddesinin d ve e bentlerindeki hükümlerle protokolün ne kadar sağlıksız yapıldığı gözlerden kaçmamıştır. Tarafımızı Aile ve Sosyal Politikalar bakanlığına çok yüksek kontenjan vermekle suçlayanlar kendi yaptıkları protokolde de aynı oranı anılan vakfa vermişler, söz konusu vakfın, ilçemizin ileride huzur evi ihtiyacı kalmadığı takdirde de huzur evini amacı dışında başkaca faaliyetler için kullanabileceğine dair hüküm tesis etmişlerdir. Meclis tutanaklarında ilgili protokolün devletin bu işlerle ilgili kurumları tarafından onaylandığı, vakıf lehine intifa hakkı tesis edileceği belirtilmiş ise de, Torbalı ilçe kaymakamlığına yazılan 15/01/2015 tarihli yazımıza verilen cevaptan TESAV ile ilgili her hangi bir yazının veyahut protokolün kendilerine ulaşmadığı, yine yapılan araştırmalarda anılan vakıf adına intifa hakkının tesis edilmediği tespit edilmiştir. Akabinde Belediye Yönetimi olarak süreçle ilgili TESAV'aprotokolün feshine ilişkin ihbarname gönderilmek istenmiş ancak yapılan protokolde vakfın tebligat adresi belirtilmediğinden, ilgili vakfın adresi Vakıflar Genel Müdürlüğünden sorulmuştur.Gelen cevabi yazıda söz konusu adresin Ertuğrul Mah. Mithatpaşa Cad. No:31/10 Torbalı adresi olduğu belirtilmiştir. Ancak bu adrese gönderilen tebligatında iade gelmesi sonucunda bu kere ilçe nüfus müdürlüğünden adres sorgulaması yapılmış adresin boş olduğuna ilişkin cevabi yazı gelmiştir. Belediyemiz ekiplerimizce yapılan araştırmalarda ise söz konusu adresin EGE ARTE İnş. Tur. Org. Dan. Ltd. Şti ye ait olduğu tespit edilmiştir. Daha resmi bir adresi bile bulunmayan bir vakfa böyle büyük bir yatırımın sağlıksız bir protokol ile verilmeye çalışılması hususunu kamuoyunun takdirine saygıyla sunarız' dedi.
KAPILARINI HALKA KAPATAN ZİHNİYET
2 hafta önce yayınlanan 'Uyanık Başkan Adnan Yaşar Görmez' başlıklı yazıda,Belediye Başkanı Görmez hakkında aslı astarı olmayan hayasızca ithamlarda bulunulduğunu dile getiren Çağlar: 'Gerek Sayın Başkanımızın, gerekse de Sayın Başkanımız nezdinde Belediye Başkanlığımızı töhmet altında bırakma girişimlerine devam eden bu zihniyet yine gerçek dışı yazılar ile kamuoyunu yanıltma çalışması içerisine girilmiştir. Söz konusu yazıda diş hastanesinin ve bölgedeki arazilerin başkanımıza ve yakınlarına ait olduğu, anılan yere yapılması muhtemel belediye binası sayesinde başkanımızın servetine servet katacağı belirtilerek alçakça beyanlarla kamuoyu yanıltılmaya çalışılmıştır. Öncelikle şunu söylemeliyiz ki; Başkanımız Sayın Adnan Yaşar Görmez'in söz konusu yerde sadece üçte bir hissesi kendisine ait olanyıllar önce edindiği bir adet dükkan dışında hiçbir malvarlığı yoktur. Hiçbir araştırma yapmayıp utanmadan, bölgede bulunan diş hastanesinin bile başkanımıza ait olduğu yalanı ile haber yaptıklarını zanneden bir zihniyet ile karşı karşıya kalmış bulunmaktayız.Kaldı ki; yeni belediye binasının nereye yapılması gerektiği konusunda ortaya atılan görüşleri, Belediyemizin ve Başkanımızın kendi görüşüymüş gibi aksettirerek bu konuda olumsuz bir algı yaratma çabası içerisine girilmesini anlamak mümkün olmamakla birlikte, şu an için teknik ve fiziki çalışması yapılmayan bir proje ile ilgili olarak suçlanmak ve ithamlara maruz kalmak da kabul edilebilir bir durum değildir. Sanıyoruz ki; Yıllarca vatandaştan uzak duran ve kapılarını vatandaşa kapatan bir zihniyetin, hizmet yapılmadan önce vatandaşın görüşüne başvuran bir Başkanı ve Belediye yönetimini anlamasını beklemek tarafımızca yapılan en büyük hatadır. Halkçı söylemlerle bu güne kadar siyaset yapanlar aslında gerçek halkçı siyasetin kim ve kimler tarafından yapıldığını anlayamayacak kadar gerçekleri görmekten uzaktırlar' diye konuştu.
HUKUK MÜCADELESİ
10 ve 11Mart tarihli yazılarda da Yoğurtçular Muhtarlığı ile özel bir şirket arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle ilgili olarak belediyenin töhmet altında bırakılmaya çalışıldığını söyleyen Çağlar: 'Oysa ki; Belediyemizin,Yoğurtçular köyü tüzel kişiliği sona ermeden, zamanının muhtarı tarafından, 2011 yılında, söz konusu şirket ile akdedilen kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle uzaktan yakından hiçbir alakası bulunmamaktadır. Belediyemiz anılan hukuksal ilişkiden, inşaat şirketi yetkilisinin kesinleşme şerhli mahkeme kararı ile Belediyemize gelmesi ve inşaata başlamak istediğini dile getirmesi sonucu haberdar olmuştur.Sayın Başkanımızın talimatı doğrultusunda, Şirket yetkilisinin elindeki kesinleşme şerhli mahkeme kararına esas teşkil eden dava dosyası incelendiğinde, sözleşmenin köyün çıkarına uygun olmadığı gerekçesi ilefeshi istemli muhtarlık tarafından, Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2013/205 esas numarası ile dava açıldığı, davanın 2014/349 karar numarası ile reddedildiği, kararın taraflarca Temyiz edilmemesi nedeni ile kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.Bu tespitin ardından Belediyemiz Hukuk İşleri Müdürlüğünce, Büyükşehir yasası ile tüzel kişiliği sona eren köylerin tüm hak ve alacaklarının Belediyemize devrolduğu, sayın yerel mahkemece bu durumun gözden kaçırılarak hukuken son bulan tüzel kişiliğin vekilince yapılan veyahut yapılmayan işlemlerin kanuna aykırı olduğu gerekçeleri ile yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulmuştur. İlgili Müdürlüğümüzce bulunulan talep sayın yerel mahkemece dikkate alınmış ve 14/04/2015 tarihine duruşma günü verilmiştir. Belediyemizin, sahibi bulunduğu tüm gayrimenkullere göstermiş olduğu hassasiyeti davaya konu gayrimenkulede gösterdiği açık bir şekilde ortadadır. Kesinleşmiş mahkeme kararlarına karşı bu yönde bir hukuk mücadelesi verilmemiş olsaydı, söz konusu mahkeme kararı haksızda olsa belediyemizi bağlar hale gelecekti. Hal böyle iken adeta bir hukuk mücadelesine dönen ve belediyemizce tüm gayret ve çabalarsarf edilirken yalan yanlış bilgilerle bu durumdan belediyemizin sorumlu tutulması kabul edilebilir bir şey değildir. Öte yandan, anılan hukuksal ilişkideki Yoğurtçular Köyünün vekilinin Av. Yurdagül Çoruk, İnşaat şirketinin vekilinin ise Av. Aylin Aslan olduğunu bu konuda merakı olan ve kamuoyunu yanıltan kişilere beyan ederiz. Şimdi size soruyoruz; acaba ilçemizin ŞehrülEmini olan Başkanımızın bu konudaki göstermiş olduğu hukuk mücadelesini bundan önceki belediye yönetimleri gösterir miydi?' dedi.
KAHVELER BELEDİYEDEN!
Geçtiğimiz hafta Perşembe günü, 'Adnan Yaşar Görmez Kahve Dağıttı' başlıklı yazıda, Belediye tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeni ile dağıtılan kahvelerin parasının partinin mi yoksa belediyenin mi bütçesinden ödendiği, kimlere dağıtıldığı ve hangi yöntemle dağıtıldığının sorulduğunu kaydeden Çağlar: 'Hepinizce malum olduğu üzere belediye mevzuatı gereği bu tarz faaliyetlerin belediye bütçesinden karşılanması mümkündür. Anılan durumun sanki Torbalı Belediyesi'nce ilk defa yapılmışçasına vatandaşlarımızda olumsuz bir algı oluşturmaya çalışılmışsa da, daha önceki yönetimin de bu şekilde yaptıkları kamuoyunun malumudur. Yani anılan olayın haber niteliğinin olmadığı ve ne maksatla yapıldığı gayet açık ve net bir şekilde ortadadır' dedi.
PAZARCI TEZGHININ ÜSTÜNDEN TEZGAH
Geçen Cumagünü, 'Pazarcıların Tezgah Borcu' başlıklı haberde ise emektar pazarcıların tezgahları üzerinden tezgah yapılmaya çalışıldığını ifade eden Özgür Çağlar: 'Şöyle ki; geçmiş dönemden kalan Pazar yeri tahsis ücretleri de tıpkı belediyemize ait dükkanlarda olduğu gibi yıllarca tahsil edilmeyerek, bazı kişilerin kullanımına tahsis edilmiştir. Bizler kamu alacağı niteliğinde olan Pazar yeri tahsis ücretlerinin tahsili için yapmış olduğumuz çalışmada, siyasi görüş ayrımı yapmaksızın tüm vatandaşlarımıza eşit davranarak, birikmiş borçlarını taksitlendirme ile ödeme imkanı sağlamış bulunmaktayız. Geçmiş dönemde pazarcılarımızın siyasi nedenlerle tezgahlarını elinden alanlar gibi davranmamızı kimse bizden bekleyemez. Her zaman her fırsatta dile getirdiğimiz gibi halkımıza eşit mesafede hizmet için buradayız. Öte yandan yine gerçeği yansıtmayan ve 'Üst Geçitler Yalan Oldu' başlığı ile kamuoyunu yanıltmaya yönelik yapılan bir diğer haberde ise, Torbalı Belediyesi'nin hemzemin geçidin karşısında yeni başlanılan bir binaya inşaat ruhsatı verdiği ve yol kenarına yapılan bu binanın, yapılacak olan üst geçide engel olacağı belirtilmiş ise de, anılan binanın ruhsatının 11/11/2013 tarihinde bir önceki belediye yönetimi tarafından verildiği tespit edilmiştir. Şu an ise inşaat sahibi vatandaşın hukuken kazanılmış hakkının korunması ve idarede devamlılık esastır ilkesi gereği mevcut belediye yönetimi olarak, önceden verilen ruhsatın iptali şeklinde bir işlem yapmamız hukuken mümkün değildir. Bizden önce yapılan hataların düzeltilmesi adına onca gayret içerisindeyken, hataların bizim yönetimimize mal edilmeye çalışılması asla ama asla kabul edilebilir bir durum değildir' diye konuştu.
ESKİ BAŞKAN UYGUR'A SUÇ DUYURUSU
Son olarak 5 Aralık 2014'te 'Uygur Meydan Okudu' başlıklı röportaja da cevap veren Çağlar: 'Sayın İsmail Uygur tarafından Belediye Yönetimi ve çalışanları hakkında ağza alınmayacak hakaret ve söylemlerde bulunmasının bizleri şaşırtmadığını, ancak kendisi adına üzüldüğümüzü belirtmek isteriz. Kendisinin bu yöndeki tavrı tüm Torbalı halkının malumudur. Ancak şunu önemle belirtmek isteriz ki; bundan böyle her kim tarafından olursa olsun, tarafımıza yönelik konusu suç teşkil eden söylem ve fiillerde bulunulduğu takdirde hukuksal ve cezai yollara başvurulacağı herkesçe bilinmelidir. Bu bağlamda, Sayın Uygur'un röportajındaki hakaret içeren söylemlere maruz kalan kişilerce de kendisi hakkında suç duyurusunda bulunulacağını da buradan öncelikle ifade edelim. Röportajın içeriğinde ki, tarafımıza yöneltilen söylemlere, mevcut yasal düzenlemeler ve Torbalı Belediyesi kayıtları ışığında baktığımızda, Sayın Uygur'un ne denli gerçeğe aykırı beyanlarda bulunduğunu ve kamuoyunu yanılma çabası içeriğinde olduğunu çok rahat bir şekilde anlamaktayız. Sayın Uygurgerek parti gereksede belediye yöneticilerinin, kendisinin sanık olarak yer aldığı yargılamalar esnasında mahkemelerde kamp kurduklarını, hakimleri baskı altına aldıklarını, kendisiyle sandıkta baş edemediklerini, yargı darbesi yaptıklarını, entrika ve kumpas ile kendisini saf dışı bıraktıklarını, tezgah kurduklarını, mahallenin dedikoducu kadınları gibi kendisine sinsice ve alçakça iftira attıklarını,anılan yöneticilerin iftira ve yalanla yatıp kalktığını, 'Müslümanlık kim bunlar kim, bir kere Müslüman yalan söylemez, iftira atmaz' diyerek Müslüman olmadıklarını, söz konusu yöneticilerin yalanla yatıp iftira ile kalktıklarını, Müslümanlığın çiviyle çakılsa bile bir dakika Müslüman olamayacaklarını, belediye yöneticilerinin beceriksiz ve basiretsiz olduklarını, kendi döneminde üretilen eserlerin üzerine çöktüklerini, yandaşlarına peşkeş çektiklerini, belediyeyi serseri, keş ve işe yaramaz insanlarla doldurduklarını beyan etmiş bulunmaktadır. Sayın Uygur hakkında yapılan yargılamalar neticesinde verilen beraat kararlarından övgüyle bahsederken, niçin ceza aldığı zaman yargıya müdahale ettiğimizi beyan ediyor bunu da anlayabilmiş değiliz. Hakkında görülmekte olan ceza davalarını takip etmeyip,hakimlerin, kişilerin mağduriyetini gidermesi için kendisine verdiği sürelere uymadıktan sonra ceza aldığında bizleri yargıyı etkilemekle suçlayan bir insana en iyi cevabı vatandaşlarımız vereceği kanaatindeyiz. Unutulmamalıdır ki; kimse yargıdan üstün değildir ve adalet bir gün herkese lazım olacaktır. Bu anlamda, kimse kendi hatalarının yaratmış olduğu sonuçları başkalarına mal etmeye ve insanları suçlamaya çalışmasın. Esasen bu söylemlere karşı söylenecek çok söz varlakin,bizlerin bu tarz söylemlere cevap verecek kadar ne bozuk bir terbiyemiz ne de zamanımız bulunmamaktadır' diye konuştu.
UYGUR, BELEDİYEYİ BABASININ MALIYMIŞ GİBİ GÖRÜYOR
'İnsanların, uluslararası sözleşmeler, anayasa ve kanunlarla korunan, kişilik haklarına, din ve vicdan özgürlüklerine bile fütursuzca beyanda bulunanları öncelikle vatandaşlarımızın vicdan mahkemesine havale ediyor, daha sonra ise Türk adaletine teslim edeceğimizi buradan açıkça beyan ediyoruz. Çok şükür ki bizim abdestimizden şüphemiz yokki namazımızdan şüphemiz olsun. Kendi düşüncesinden olmayan insanları, adeta ırkçı ve aşağılayıcı söylemlerle ötekileştirme çabası içerisine giren bir insanın bu derece tahammülsüz davranmasının akla ve izana uymadığını tüm kamuoyuda kabul etmektedir. Bizler bu güne kadar partimizden gelen edebimiz ve halkımıza duyduğumuz saygımızdan dolayı bu tür hakaretlere cevap vermek istemesek de, bizim bu sessizliğimizin kamuoyunda,söylenenleri kabullenmek olarak algılanmaması ve vatandaşlarımızın gerçekleri bilmeleri gerektiğini düşündüğümüz için artık susmayacağız. Suskunluğumuzdan yararlanarak konuşan insanlar sunu çok iyi bilsinler ki, meydan boş değil! Gerek başkanımız gerekse yönetimimiz olarak hamdolsun ki göreve geldiğimizden bu güne verilemeyecek hiçbir hesabın ve pazarlığın içinde olmadık ve olmayacağız. Bizim dönemimiz ile birlikte yalanla, hakaretle ve sindirmeyle politika yapma dönemi bitmiştir. Sayın Uygur'un bu tavrı, belediyeyi babasının malıymış gibi gördüğünün, kaybetmişliğinin ruh halindeki tezahürüdür' şeklinde konuştu.
KASADA SADECE 140 BİN TL VARDI
Eski Başkan Sayın Uygur'un sanki Belediye kayıtları ortada yokmuşçasına, gazetelere çıkıp belediyeyi borçsuz devrettiği, hatta 15 Milyon TL alacaklı devrettiğini söyleyerek insanları saf durumuna düşürmeye çalıştığını kaydeden Özgür Çağlar: 'Mazbatayı teslim alarak göreve geldiğimiz 03 Nisan 2014 sabahı itibari ile Belediye kayıtlarındayapmış olduğumuz incelemelerde, Belediyenin piyasaya olan resmi borcunun 22 milyon TL, resmi kurumlara ve bankalara olan borcunun 15 milyon TL olmak üzere toplam 37 milyon TL borcu olduğu tespit edilmiştir.Belediye kasasında ise 140 bin TL nakit para mevcuttu. İddia edildiği gibi belediyenin alacaklarıda incelenmiş olup yıllarca tahsil edilmeyen ve edilemeyecek olan, örneğin bakraç tesisi gibi, kapatılan birçok yerin gelirlerini alacak gibi gösterip belediyeyi alacaklı olarak devrettiğini iddia etmiştir. Hiç şüphesiz ki; mesleği muhasebecilik olan Sayın Uygur, kayıtlar üzerindeki alacak ile gerçek alacağın ne demek olduğunu çok iyi bilmektedir. Peki bilmesine rağmen niçin vatandaşımızı saf yerine koyarak aldatmaya çalışmaktadır? Tahsil edilemeyecek alacakları belediyenin kasasındaki para gibi görenler, bu alacakları uzun süren iktidarları boyunca niçin tahsil etmediklerini çıkıp kamuoyuna anlatmalıdırlar. Bizim yönetimimizde her şeye yasal çerçevede verecek cevapta, kudrette, yürekte mevcuttur' dedi.
UYGUR, HASTANEYİ ENGELLEMEYE ÇALIŞTI
Görev yaptıkları sürece hiç kimseninkendilerinden yalan haber ve iftira duymayacaklarını ifade eden Başkan Vekili Çağlar: 'Bizler kendimizi halkımızın verdiği bu destekle tamamen gerçeklerin ve doğruların yanında olmaya adamış durumdayız.İki buçuk yıl boyunca okul yapılmasını engelleyenler, bununla da yetinmeyip ilçemizin en büyük ihtiyaçlarından biri olan hastanenin bile yapılmasını engellemek için Başbakanlık Toplu Konut İdaresine ve Kamu İhale Kurumuna yazılar yazanlar şimdi çıkmışlar iyi niyetle vatandaşa hizmet yolunda emin adımlarla ilerleyen belediyemize çamur at izi kalsın politikasıyla saldıramazlar. Belediyeyi borç batağına sokarak hizmet yaptıkları yalanları ile vatandaşımızı kandıranlar ve her seferinde her durumda vatandaşımızdan toplanan vergiler üzerinden haber yapmaya çalışanlar şunu çok iyi bilsinler ki; Torbalı halkı kendilerini asla ama asla affetmeyecek!
BELEDİYE RANT KAPISI OLMAKTAN ÇIKTI
Haksız ve hukuksal dayanağı olmayan yalan, yıkıcı ve ilçe halkını yanıltıcı tutum ve davranış içerisinde olanlara karşı bundan sonra belediye yönetimi olarak hukuksal platformda en sert cevabı vereceklerini dile getiren Avukat Özgür Erman Çağlar: 'Bizler makam ve mevkilerin geçici olduğunu bilen, idrak eden ve bu bilinçle görev ve sorumluluklarımızı yerine getirmeye çalışan bir ekibiz. Belediye bizim göreve gelmemizle birlikte artık birilerinin arka bahçesi olmaktan çıkmış, yine bazılarının kazanç kapısı, rant kapısı olmaktan çıkarılmıştır. Bir liralık malın on liraya alınmış gibi gösterilme dönemi bitmiştir. Torbalı halkı üzerindeki korku imparatorluğu bizimle beraber artık son bulmuştur. Torbalıspor ile ilgili olarak ise Belediye' den 600 Bin TL yardım alındığı gerçeği yansıtmamaktadır. Bu zamana kadar Belediye' den Torbalıspor'a 210 Bin TL yardım yapılmıştır. Torbalıspor ile birlikte Çaybaşıspor'a da 45 bin TL yardımda bulunuldu. Spor dernekleri ve köy takımlarına da gerekli destek verildi. Kaldı ki Torbalı halkı, önceki senelerde hiçbir ligde mücadele etmeyen malum spor derneğine ne kadar yardımda bulunulduğunu da çok iyi biliyor. Belediye yönetimimizin göreve geldiği zamandan bu yana kadar ki çalışmaları ile ilgili Sayın Başkanımız Adnan Yaşar Görmez, tüm vatandaşlarımızı en kısa zamanda bilgilendirecektir' dedi.
ÇAĞLAR: UYGUR, HASTANE
YAPIMINI ENGELLEMEYE ÇALIŞTI
BASIN açıklamasının önemli bir bölümünü Eski Belediye Başkanı İsmail Uygur'un verdiği bir röportajda mevcut Başkan Adnan Yaşar Görmez ve Belediye yönetimi ile ilgili iddialarına ayıran Özgür Erman Çağlar, bununla ilgili yasal süreci başlatacaklarını söyledi. Çağlar, huzurevinin devri ve yeni devlet hastanesi yapımı ile ilgili de önemli iddialarda bulundu.
TESAV HANGİ FİRMANIN ADRESİ'NDE GÖRÜNÜYOR?
Yerelbir gazetenin 27 Ocak'taki yayınında yer alan 'Huzur Evi Torbalı'da Kalmalı' başlıklı yazının da, vatandaşı yanıltma adına kaleme alınan diğer yazılar gibi kabul edilemez ve gerçek dışı beyanlar içerdiğini belirten Özgür Çağlar: 'Anılan haberde ilçemizde bulunan huzurevinin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na tahsis edilmesi eleştirilmiş ve yine bu konuda Belediye meclisinde de, geçen konuşmaların kayıt altına alındığı meclis tutanaklarından da anlaşılacağı üzere, başka gruplar tarafından, söz konusu yerin ısrarla geçmiş Belediye Yönetimi döneminde kurulan, yöneticilerinin Sayın İlyas Çimen ve Sayın Ali Yakupoğlu'nun olduğuTESAV vakfı tarafından kullanılması talep edilmiştir. Ancak bu talebin ve yapılan haberin ne kadar ciddiyetten uzak olduğu, Torbalı halkından gerçeklerin saklandığı,şimdi açıklayacağımız hususlarla da net bir şekilde ortaya konulacaktır. Anılan huzur evinin işletilmesi konusunda, Torbalı Belediyesi tarafından yerel seçimlere bir hafta kala 24/03/2014 tarihinde TESAV yöneticileri ile yapılan ortak hizmet protokolü tarafımızca incelenmiş, ilgili protokolün 3. Maddesinin d ve e bentlerindeki hükümlerle protokolün ne kadar sağlıksız yapıldığı gözlerden kaçmamıştır. Tarafımızı Aile ve Sosyal Politikalar bakanlığına çok yüksek kontenjan vermekle suçlayanlar kendi yaptıkları protokolde de aynı oranı anılan vakfa vermişler, söz konusu vakfın, ilçemizin ileride huzur evi ihtiyacı kalmadığı takdirde de huzur evini amacı dışında başkaca faaliyetler için kullanabileceğine dair hüküm tesis etmişlerdir. Meclis tutanaklarında ilgili protokolün devletin bu işlerle ilgili kurumları tarafından onaylandığı, vakıf lehine intifa hakkı tesis edileceği belirtilmiş ise de, Torbalı ilçe kaymakamlığına yazılan 15/01/2015 tarihli yazımıza verilen cevaptan TESAV ile ilgili her hangi bir yazının veyahut protokolün kendilerine ulaşmadığı, yine yapılan araştırmalarda anılan vakıf adına intifa hakkının tesis edilmediği tespit edilmiştir. Akabinde Belediye Yönetimi olarak süreçle ilgili TESAV'aprotokolün feshine ilişkin ihbarname gönderilmek istenmiş ancak yapılan protokolde vakfın tebligat adresi belirtilmediğinden, ilgili vakfın adresi Vakıflar Genel Müdürlüğünden sorulmuştur.Gelen cevabi yazıda söz konusu adresin Ertuğrul Mah. Mithatpaşa Cad. No:31/10 Torbalı adresi olduğu belirtilmiştir. Ancak bu adrese gönderilen tebligatında iade gelmesi sonucunda bu kere ilçe nüfus müdürlüğünden adres sorgulaması yapılmış adresin boş olduğuna ilişkin cevabi yazı gelmiştir. Belediyemiz ekiplerimizce yapılan araştırmalarda ise söz konusu adresin EGE ARTE İnş. Tur. Org. Dan. Ltd. Şti ye ait olduğu tespit edilmiştir. Daha resmi bir adresi bile bulunmayan bir vakfa böyle büyük bir yatırımın sağlıksız bir protokol ile verilmeye çalışılması hususunu kamuoyunun takdirine saygıyla sunarız' dedi.
KAPILARINI HALKA KAPATAN ZİHNİYET
2 hafta önce yayınlanan 'Uyanık Başkan Adnan Yaşar Görmez' başlıklı yazıda,Belediye Başkanı Görmez hakkında aslı astarı olmayan hayasızca ithamlarda bulunulduğunu dile getiren Çağlar: 'Gerek Sayın Başkanımızın, gerekse de Sayın Başkanımız nezdinde Belediye Başkanlığımızı töhmet altında bırakma girişimlerine devam eden bu zihniyet yine gerçek dışı yazılar ile kamuoyunu yanıltma çalışması içerisine girilmiştir. Söz konusu yazıda diş hastanesinin ve bölgedeki arazilerin başkanımıza ve yakınlarına ait olduğu, anılan yere yapılması muhtemel belediye binası sayesinde başkanımızın servetine servet katacağı belirtilerek alçakça beyanlarla kamuoyu yanıltılmaya çalışılmıştır. Öncelikle şunu söylemeliyiz ki; Başkanımız Sayın Adnan Yaşar Görmez'in söz konusu yerde sadece üçte bir hissesi kendisine ait olanyıllar önce edindiği bir adet dükkan dışında hiçbir malvarlığı yoktur. Hiçbir araştırma yapmayıp utanmadan, bölgede bulunan diş hastanesinin bile başkanımıza ait olduğu yalanı ile haber yaptıklarını zanneden bir zihniyet ile karşı karşıya kalmış bulunmaktayız.Kaldı ki; yeni belediye binasının nereye yapılması gerektiği konusunda ortaya atılan görüşleri, Belediyemizin ve Başkanımızın kendi görüşüymüş gibi aksettirerek bu konuda olumsuz bir algı yaratma çabası içerisine girilmesini anlamak mümkün olmamakla birlikte, şu an için teknik ve fiziki çalışması yapılmayan bir proje ile ilgili olarak suçlanmak ve ithamlara maruz kalmak da kabul edilebilir bir durum değildir. Sanıyoruz ki; Yıllarca vatandaştan uzak duran ve kapılarını vatandaşa kapatan bir zihniyetin, hizmet yapılmadan önce vatandaşın görüşüne başvuran bir Başkanı ve Belediye yönetimini anlamasını beklemek tarafımızca yapılan en büyük hatadır. Halkçı söylemlerle bu güne kadar siyaset yapanlar aslında gerçek halkçı siyasetin kim ve kimler tarafından yapıldığını anlayamayacak kadar gerçekleri görmekten uzaktırlar' diye konuştu.
HUKUK MÜCADELESİ
10 ve 11Mart tarihli yazılarda da Yoğurtçular Muhtarlığı ile özel bir şirket arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle ilgili olarak belediyenin töhmet altında bırakılmaya çalışıldığını söyleyen Çağlar: 'Oysa ki; Belediyemizin,Yoğurtçular köyü tüzel kişiliği sona ermeden, zamanının muhtarı tarafından, 2011 yılında, söz konusu şirket ile akdedilen kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle uzaktan yakından hiçbir alakası bulunmamaktadır. Belediyemiz anılan hukuksal ilişkiden, inşaat şirketi yetkilisinin kesinleşme şerhli mahkeme kararı ile Belediyemize gelmesi ve inşaata başlamak istediğini dile getirmesi sonucu haberdar olmuştur.Sayın Başkanımızın talimatı doğrultusunda, Şirket yetkilisinin elindeki kesinleşme şerhli mahkeme kararına esas teşkil eden dava dosyası incelendiğinde, sözleşmenin köyün çıkarına uygun olmadığı gerekçesi ilefeshi istemli muhtarlık tarafından, Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2013/205 esas numarası ile dava açıldığı, davanın 2014/349 karar numarası ile reddedildiği, kararın taraflarca Temyiz edilmemesi nedeni ile kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.Bu tespitin ardından Belediyemiz Hukuk İşleri Müdürlüğünce, Büyükşehir yasası ile tüzel kişiliği sona eren köylerin tüm hak ve alacaklarının Belediyemize devrolduğu, sayın yerel mahkemece bu durumun gözden kaçırılarak hukuken son bulan tüzel kişiliğin vekilince yapılan veyahut yapılmayan işlemlerin kanuna aykırı olduğu gerekçeleri ile yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulmuştur. İlgili Müdürlüğümüzce bulunulan talep sayın yerel mahkemece dikkate alınmış ve 14/04/2015 tarihine duruşma günü verilmiştir. Belediyemizin, sahibi bulunduğu tüm gayrimenkullere göstermiş olduğu hassasiyeti davaya konu gayrimenkulede gösterdiği açık bir şekilde ortadadır. Kesinleşmiş mahkeme kararlarına karşı bu yönde bir hukuk mücadelesi verilmemiş olsaydı, söz konusu mahkeme kararı haksızda olsa belediyemizi bağlar hale gelecekti. Hal böyle iken adeta bir hukuk mücadelesine dönen ve belediyemizce tüm gayret ve çabalarsarf edilirken yalan yanlış bilgilerle bu durumdan belediyemizin sorumlu tutulması kabul edilebilir bir şey değildir. Öte yandan, anılan hukuksal ilişkideki Yoğurtçular Köyünün vekilinin Av. Yurdagül Çoruk, İnşaat şirketinin vekilinin ise Av. Aylin Aslan olduğunu bu konuda merakı olan ve kamuoyunu yanıltan kişilere beyan ederiz. Şimdi size soruyoruz; acaba ilçemizin ŞehrülEmini olan Başkanımızın bu konudaki göstermiş olduğu hukuk mücadelesini bundan önceki belediye yönetimleri gösterir miydi?' dedi.
KAHVELER BELEDİYEDEN!
Geçtiğimiz hafta Perşembe günü, 'Adnan Yaşar Görmez Kahve Dağıttı' başlıklı yazıda, Belediye tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeni ile dağıtılan kahvelerin parasının partinin mi yoksa belediyenin mi bütçesinden ödendiği, kimlere dağıtıldığı ve hangi yöntemle dağıtıldığının sorulduğunu kaydeden Çağlar: 'Hepinizce malum olduğu üzere belediye mevzuatı gereği bu tarz faaliyetlerin belediye bütçesinden karşılanması mümkündür. Anılan durumun sanki Torbalı Belediyesi'nce ilk defa yapılmışçasına vatandaşlarımızda olumsuz bir algı oluşturmaya çalışılmışsa da, daha önceki yönetimin de bu şekilde yaptıkları kamuoyunun malumudur. Yani anılan olayın haber niteliğinin olmadığı ve ne maksatla yapıldığı gayet açık ve net bir şekilde ortadadır' dedi.
PAZARCI TEZGHININ ÜSTÜNDEN TEZGAH
Geçen Cumagünü, 'Pazarcıların Tezgah Borcu' başlıklı haberde ise emektar pazarcıların tezgahları üzerinden tezgah yapılmaya çalışıldığını ifade eden Özgür Çağlar: 'Şöyle ki; geçmiş dönemden kalan Pazar yeri tahsis ücretleri de tıpkı belediyemize ait dükkanlarda olduğu gibi yıllarca tahsil edilmeyerek, bazı kişilerin kullanımına tahsis edilmiştir. Bizler kamu alacağı niteliğinde olan Pazar yeri tahsis ücretlerinin tahsili için yapmış olduğumuz çalışmada, siyasi görüş ayrımı yapmaksızın tüm vatandaşlarımıza eşit davranarak, birikmiş borçlarını taksitlendirme ile ödeme imkanı sağlamış bulunmaktayız. Geçmiş dönemde pazarcılarımızın siyasi nedenlerle tezgahlarını elinden alanlar gibi davranmamızı kimse bizden bekleyemez. Her zaman her fırsatta dile getirdiğimiz gibi halkımıza eşit mesafede hizmet için buradayız. Öte yandan yine gerçeği yansıtmayan ve 'Üst Geçitler Yalan Oldu' başlığı ile kamuoyunu yanıltmaya yönelik yapılan bir diğer haberde ise, Torbalı Belediyesi'nin hemzemin geçidin karşısında yeni başlanılan bir binaya inşaat ruhsatı verdiği ve yol kenarına yapılan bu binanın, yapılacak olan üst geçide engel olacağı belirtilmiş ise de, anılan binanın ruhsatının 11/11/2013 tarihinde bir önceki belediye yönetimi tarafından verildiği tespit edilmiştir. Şu an ise inşaat sahibi vatandaşın hukuken kazanılmış hakkının korunması ve idarede devamlılık esastır ilkesi gereği mevcut belediye yönetimi olarak, önceden verilen ruhsatın iptali şeklinde bir işlem yapmamız hukuken mümkün değildir. Bizden önce yapılan hataların düzeltilmesi adına onca gayret içerisindeyken, hataların bizim yönetimimize mal edilmeye çalışılması asla ama asla kabul edilebilir bir durum değildir' diye konuştu.
ESKİ BAŞKAN UYGUR'A SUÇ DUYURUSU
Son olarak 5 Aralık 2014'te 'Uygur Meydan Okudu' başlıklı röportaja da cevap veren Çağlar: 'Sayın İsmail Uygur tarafından Belediye Yönetimi ve çalışanları hakkında ağza alınmayacak hakaret ve söylemlerde bulunmasının bizleri şaşırtmadığını, ancak kendisi adına üzüldüğümüzü belirtmek isteriz. Kendisinin bu yöndeki tavrı tüm Torbalı halkının malumudur. Ancak şunu önemle belirtmek isteriz ki; bundan böyle her kim tarafından olursa olsun, tarafımıza yönelik konusu suç teşkil eden söylem ve fiillerde bulunulduğu takdirde hukuksal ve cezai yollara başvurulacağı herkesçe bilinmelidir. Bu bağlamda, Sayın Uygur'un röportajındaki hakaret içeren söylemlere maruz kalan kişilerce de kendisi hakkında suç duyurusunda bulunulacağını da buradan öncelikle ifade edelim. Röportajın içeriğinde ki, tarafımıza yöneltilen söylemlere, mevcut yasal düzenlemeler ve Torbalı Belediyesi kayıtları ışığında baktığımızda, Sayın Uygur'un ne denli gerçeğe aykırı beyanlarda bulunduğunu ve kamuoyunu yanılma çabası içeriğinde olduğunu çok rahat bir şekilde anlamaktayız. Sayın Uygurgerek parti gereksede belediye yöneticilerinin, kendisinin sanık olarak yer aldığı yargılamalar esnasında mahkemelerde kamp kurduklarını, hakimleri baskı altına aldıklarını, kendisiyle sandıkta baş edemediklerini, yargı darbesi yaptıklarını, entrika ve kumpas ile kendisini saf dışı bıraktıklarını, tezgah kurduklarını, mahallenin dedikoducu kadınları gibi kendisine sinsice ve alçakça iftira attıklarını,anılan yöneticilerin iftira ve yalanla yatıp kalktığını, 'Müslümanlık kim bunlar kim, bir kere Müslüman yalan söylemez, iftira atmaz' diyerek Müslüman olmadıklarını, söz konusu yöneticilerin yalanla yatıp iftira ile kalktıklarını, Müslümanlığın çiviyle çakılsa bile bir dakika Müslüman olamayacaklarını, belediye yöneticilerinin beceriksiz ve basiretsiz olduklarını, kendi döneminde üretilen eserlerin üzerine çöktüklerini, yandaşlarına peşkeş çektiklerini, belediyeyi serseri, keş ve işe yaramaz insanlarla doldurduklarını beyan etmiş bulunmaktadır. Sayın Uygur hakkında yapılan yargılamalar neticesinde verilen beraat kararlarından övgüyle bahsederken, niçin ceza aldığı zaman yargıya müdahale ettiğimizi beyan ediyor bunu da anlayabilmiş değiliz. Hakkında görülmekte olan ceza davalarını takip etmeyip,hakimlerin, kişilerin mağduriyetini gidermesi için kendisine verdiği sürelere uymadıktan sonra ceza aldığında bizleri yargıyı etkilemekle suçlayan bir insana en iyi cevabı vatandaşlarımız vereceği kanaatindeyiz. Unutulmamalıdır ki; kimse yargıdan üstün değildir ve adalet bir gün herkese lazım olacaktır. Bu anlamda, kimse kendi hatalarının yaratmış olduğu sonuçları başkalarına mal etmeye ve insanları suçlamaya çalışmasın. Esasen bu söylemlere karşı söylenecek çok söz varlakin,bizlerin bu tarz söylemlere cevap verecek kadar ne bozuk bir terbiyemiz ne de zamanımız bulunmamaktadır' diye konuştu.
UYGUR, BELEDİYEYİ BABASININ MALIYMIŞ GİBİ GÖRÜYOR
'İnsanların, uluslararası sözleşmeler, anayasa ve kanunlarla korunan, kişilik haklarına, din ve vicdan özgürlüklerine bile fütursuzca beyanda bulunanları öncelikle vatandaşlarımızın vicdan mahkemesine havale ediyor, daha sonra ise Türk adaletine teslim edeceğimizi buradan açıkça beyan ediyoruz. Çok şükür ki bizim abdestimizden şüphemiz yokki namazımızdan şüphemiz olsun. Kendi düşüncesinden olmayan insanları, adeta ırkçı ve aşağılayıcı söylemlerle ötekileştirme çabası içerisine giren bir insanın bu derece tahammülsüz davranmasının akla ve izana uymadığını tüm kamuoyuda kabul etmektedir. Bizler bu güne kadar partimizden gelen edebimiz ve halkımıza duyduğumuz saygımızdan dolayı bu tür hakaretlere cevap vermek istemesek de, bizim bu sessizliğimizin kamuoyunda,söylenenleri kabullenmek olarak algılanmaması ve vatandaşlarımızın gerçekleri bilmeleri gerektiğini düşündüğümüz için artık susmayacağız. Suskunluğumuzdan yararlanarak konuşan insanlar sunu çok iyi bilsinler ki, meydan boş değil! Gerek başkanımız gerekse yönetimimiz olarak hamdolsun ki göreve geldiğimizden bu güne verilemeyecek hiçbir hesabın ve pazarlığın içinde olmadık ve olmayacağız. Bizim dönemimiz ile birlikte yalanla, hakaretle ve sindirmeyle politika yapma dönemi bitmiştir. Sayın Uygur'un bu tavrı, belediyeyi babasının malıymış gibi gördüğünün, kaybetmişliğinin ruh halindeki tezahürüdür' şeklinde konuştu.
KASADA SADECE 140 BİN TL VARDI
Eski Başkan Sayın Uygur'un sanki Belediye kayıtları ortada yokmuşçasına, gazetelere çıkıp belediyeyi borçsuz devrettiği, hatta 15 Milyon TL alacaklı devrettiğini söyleyerek insanları saf durumuna düşürmeye çalıştığını kaydeden Özgür Çağlar: 'Mazbatayı teslim alarak göreve geldiğimiz 03 Nisan 2014 sabahı itibari ile Belediye kayıtlarındayapmış olduğumuz incelemelerde, Belediyenin piyasaya olan resmi borcunun 22 milyon TL, resmi kurumlara ve bankalara olan borcunun 15 milyon TL olmak üzere toplam 37 milyon TL borcu olduğu tespit edilmiştir.Belediye kasasında ise 140 bin TL nakit para mevcuttu. İddia edildiği gibi belediyenin alacaklarıda incelenmiş olup yıllarca tahsil edilmeyen ve edilemeyecek olan, örneğin bakraç tesisi gibi, kapatılan birçok yerin gelirlerini alacak gibi gösterip belediyeyi alacaklı olarak devrettiğini iddia etmiştir. Hiç şüphesiz ki; mesleği muhasebecilik olan Sayın Uygur, kayıtlar üzerindeki alacak ile gerçek alacağın ne demek olduğunu çok iyi bilmektedir. Peki bilmesine rağmen niçin vatandaşımızı saf yerine koyarak aldatmaya çalışmaktadır? Tahsil edilemeyecek alacakları belediyenin kasasındaki para gibi görenler, bu alacakları uzun süren iktidarları boyunca niçin tahsil etmediklerini çıkıp kamuoyuna anlatmalıdırlar. Bizim yönetimimizde her şeye yasal çerçevede verecek cevapta, kudrette, yürekte mevcuttur' dedi.
OKUL VE HASTANEYE FREN
Görev yaptıkları sürece hiç kimseninkendilerinden yalan haber ve iftira duymayacaklarını ifade eden Başkan Vekili Çağlar: 'Bizler kendimizi halkımızın verdiği bu destekle tamamen gerçeklerin ve doğruların yanında olmaya adamış durumdayız.İki buçuk yıl boyunca okul yapılmasını engelleyenler, bununla da yetinmeyip ilçemizin en büyük ihtiyaçlarından biri olan hastanenin bile yapılmasını engellemek için Başbakanlık Toplu Konut İdaresine ve Kamu İhale Kurumuna yazılar yazanlar şimdi çıkmışlar iyi niyetle vatandaşa hizmet yolunda emin adımlarla ilerleyen belediyemize çamur at izi kalsın politikasıyla saldıramazlar. Belediyeyi borç batağına sokarak hizmet yaptıkları yalanları ile vatandaşımızı kandıranlar ve her seferinde her durumda vatandaşımızdan toplanan vergiler üzerinden haber yapmaya çalışanlar şunu çok iyi bilsinler ki; Torbalı halkı kendilerini asla ama asla affetmeyecek!
BELEDİYE RANT KAPISI OLMAKTAN ÇIKTI
Haksız ve hukuksal dayanağı olmayan yalan, yıkıcı ve ilçe halkını yanıltıcı tutum ve davranış içerisinde olanlara karşı bundan sonra belediye yönetimi olarak hukuksal platformda en sert cevabı vereceklerini dile getiren Avukat Özgür Erman Çağlar: 'Bizler makam ve mevkilerin geçici olduğunu bilen, idrak eden ve bu bilinçle görev ve sorumluluklarımızı yerine getirmeye çalışan bir ekibiz. Belediye bizim göreve gelmemizle birlikte artık birilerinin arka bahçesi olmaktan çıkmış, yine bazılarının kazanç kapısı, rant kapısı olmaktan çıkarılmıştır. Bir liralık malın on liraya alınmış gibi gösterilme dönemi bitmiştir. Torbalı halkı üzerindeki korku imparatorluğu bizimle beraber artık son bulmuştur. Torbalıspor ile ilgili olarak ise Belediye' den 600 Bin TL yardım alındığı gerçeği yansıtmamaktadır. Bu zamana kadar Belediye' den Torbalıspor'a 210 Bin TL yardım yapılmıştır. Torbalıspor ile birlikte Çaybaşıspor'a da 45 bin TL yardımda bulunuldu. Spor dernekleri ve köy takımlarına da gerekli destek verildi. Kaldı ki Torbalı halkı, önceki senelerde hiçbir ligde mücadele etmeyen malum spor derneğine ne kadar yardımda bulunulduğunu da çok iyi biliyor. Belediye yönetimimizin göreve geldiği zamandan bu yana kadar ki çalışmaları ile ilgili Sayın Başkanımız Adnan Yaşar Görmez, tüm vatandaşlarımızı en kısa zamanda bilgilendirecektir' dedi. GÖKHAN YALKALK