Asirlik çinar 105 yildir doktor yüzü görmedi
Çakirbeyli'nin asirlik çinari olan 105 yasindaki Hatice Yilmaz, bugüne kadar doktora gitmedi. Bu yasina kadar hiç hastalanmayan Yilmaz, uzun ömrünü ise dogal beslenmeye bagliyor. ÇAKIRBEYLI Mahallesi'nde yasayan 105 yasindaki Hatice Yilmaz, bu yasina kadar doktor yüzü görmedi. Ilerlemis yasina ragmen emekleyerek de olsa yürüyebilen asirlik çinar, Çakirbeyli'nin de en yaslisi olma özelligine sahip. Yillar önce [&hellip]
Çakirbeyli’nin asirlik çinari olan 105 yasindaki Hatice Yilmaz, bugüne kadar doktora gitmedi. Bu yasina kadar hiç hastalanmayan Yilmaz, uzun ömrünü ise dogal beslenmeye bagliyor.
ÇAKIRBEYLI Mahallesi’nde yasayan 105 yasindaki Hatice Yilmaz, bu yasina kadar doktor yüzü görmedi. Ilerlemis yasina ragmen emekleyerek de olsa yürüyebilen asirlik çinar, Çakirbeyli’nin de en yaslisi olma özelligine sahip. Yillar önce esini kaybeden Hatice nineye çocuklari gözü gibi bakiyor. Çevresinde sempatik tavirlari, hos sohbeti ile de taninan yasli kadin, tamamen dogal ürünlerle beslendigini dile getirdi. Özellikle her gün süt içtigini ifade eden Hatice Yilmaz: “Uzun ve saglikli geçen ömrümü tamamen dogal gidalara borçluyum. Katki maddesi olan hiçbir ürünü yemedim” diye konustu.
5 NESILDIR YASIYOR
Çakirbeyli’nin en yasli insani olan Hatice Yilmaz, 1910 yilinda dünyaya geldi. 105 yillik çinarin 2 çocugu, 7 torunu, 16 tane de torununun çocugu bulunuyor. 5 nesildir hayatta olan Yilmaz, çocuklari ve torunlarinin yardimiyla yasamini sürdürüyor. Gençlik yillarinda çevresinde, çaliskanligi ile bilinen Hatice Yilmaz’in vücudu ilerleyen yillara dayanamadi. 6 ay öncesine kadar yürüyen ve kendi isini kolaylikla görebilen yasli kadin, simdilerde ise sadece emekleyebiliyor. Yüz yili deviren Yilmaz, bugüne kadar hiç doktora gitmedigini söyledi. Simdi de hiçbir rahatsizliginin olmadigini ifade eden asirlik çinar, ilaç kullanmadigini da dile getirdi. Gençliginde hep çalistigini kaydeden Yilmaz, doganin insani dinç tuttugunu ifade etti.
‘BOL BOL SUT IÇIYORUM’
Çocuklugundan beri hep köyde kaldigini ve her zaman dogal yiyeceklerle beslenip, kendini temiz havanin oldugu dogal ortamlara biraktigini dile getiren Hatice Yilmaz: “Ben hep süt ve yogurt yedim. Kendi ineklerimizden sagdigimiz sütten yapilan ayrandan içtim. Mutlaka sütün içine ekmek dograyip yerim. Ayrica evde yapilan serbetli ve sütlü tatlilarin yani sira reçelleri de tüketirim. Bu zamana kadar saglikli yasadiysan bunu bir çalismaya, bir de bol bol süt içmeye borçluyum. Benim yasimdaki birçok kisi ya kalp hastasi ya da seker ve tansiyon hastasi. Allah’ima sükürler olsun bugüne kadar hiç hastalanmadim. Bunu da tamamen dogal bir sekilde beslenmeme borçluyum” diye konustu.
GÖKHAN YALKALK