Baglamasi ile tarihe geçti
'Agora Meyhanesi' isimli eserin yazari olan sair esi Onur Senli ile Egerci Mahallesi'nde Kiymet Senli 'TRT’nin Ilk Kadrolu Bayan Baglama Sanatçisi' olarak tarihe geçmis degerli bir sanatçi. SANAT yasami boyunca sayisiz konserler veren ve 'TRT’nin Ilk Kadrolu Bayan Baglama Sanatçisi' olarak tarihe geçen Kiymet Unutma Senli, emekli olduktan sonra Torbali'nin Egerci Mahallesi’nde yasamaya basladi. 'Agora [&hellip]
“Agora Meyhanesi” isimli eserin yazari olan sair esi Onur Senli ile Egerci Mahallesi’nde Kiymet Senli ‘TRT’nin Ilk Kadrolu Bayan Baglama Sanatçisi’ olarak tarihe geçmis degerli bir sanatçi.
SANAT yasami boyunca sayisiz konserler veren ve ‘TRT’nin Ilk Kadrolu Bayan Baglama Sanatçisi’ olarak tarihe geçen Kiymet Unutma Senli, emekli olduktan sonra Torbali’nin Egerci Mahallesi’nde yasamaya basladi. “Agora Meyhanesi” isimli eserin yazari olan sair esi Onur Senli ile birlikte gözlerden uzak yasayan Kiymet Senli sanat hayatini, konserlerini ve basarilarini gazetemizle paylasti.
TURKIYE’NIN ILK BAYAN BAGLAMA SANATÇISI
TORBALI yerel sanatçilarinin yani sira bir çok ünlü ve degerli sanatçiya da ev sahipligi yapiyor. Bunlardan bir tanesi TRT’den emekli baglama ve ses sanatçisi Kiymet Unutma Senli. 2006 yilinda emekli olduktan sonra Agora Meyhanesinin yazari esi sair Onur Senli ile Egerci Mahallesine yerlesti. Kiymet Senli’nin yasami ise basarilarla dolu. Ilkokulu Istanbul Kabatas Ilkögretim Okulu’nda okuyan Senli, ilkokul yillarinda sanatla tanisti. Ögrenim süresince okulun Bale Bölümünde Sanat Egitimi aldi. 1964 yilinda Izmir Devlet Konservatuari Bati Müziginin lise bölümünden mezun oldu. Ögrenim süresince Izmir TRT Radyosu hocalari Talip Özkan, Mustafa Hossu gibi degerli hocalardan halk müzigi nazariye bilgisi ve repertuar dersleri aldi. 1970 yilinda Izmir Radyosunda ses ve saz yetenegi ile Ege bölgesel mahalli sanatçisi olarak göreve basladi. 1981 yilinda bazi nedenlerden dolayi çalismalarina ara veren Kiymet Senli, 1985 yilinda yetismis ses sanatçisi olarak devlet kadrosu ile ses sanatçiligina basladi. Ses tellerindeki rahatsizliktan dolayi 1995 yilinda baglama kadrosuna geçen Senli, Türkiye ve TRT tarihinde ilk bayan baglama sanatçisi olarak tarihe geçti.
TOPLUMDA KULTUR YOZLASMASI VAR
SANAT yasami boyunca sayisiz yurt disi ve yurt içi festivallere ve konserlere katilan Senli, birçok sanatçi ile sahne aldi. Yasami boyunca ilklere imza atan Senli, 1971 yilinda Fransa’nin Dijon kentinde düzenlenen ‘Uluslar arasi Otantik Halk Oyunlar ve Halk Müzigi” yarismasinda Izmir Turizm Folklor Dernegi ile birlikte altin madalya kazanarak Türkiye tarihine geçti. Yine ayni yil düzenlenen Otantik Halk Müzigi Yarismasinda tek basina sazi ve sesi ile Halk Müzigi Dalinda altin madalya kazandi. 2006 yilinda emekli olduktan sonra Egerci Mahallesi’ne yerlesen Senli, emekliligin tadini çikartiyor. Yillardir ön planda olmaktan sikildigini bundan dolayi Torbali’ya yerlestiklerini ifade eden Senli, benim kusagim beni taniyor, yeni gençlik tanimasa ne olur dedi. Türkiye’de sanata ve sanatçiya deger verilmedigini dile getiren Senli: “Türkiye sanatçi mezarligidir. Gerçek sanatçilar hiçbir zaman degerini bulmuyor. Ulkemizde son yillarda kültür yozlasmasi var. Toplumumuz Halk Müzigine ‘Sarki’ diyorsa bundan ne beklersiniz? Konservatuarlarda bile egitimciler Türk Halk Müzigini yozlastirdilar” dedi.
YUZYIL SONRASINA INSAN YETISTIRMELIYIZ
ESI Onur Senli ile emekliligin tadini çikarmak için Torbali’ya yerlestiklerini, inzivaya çekilerek sessiz bir yasam sürdüklerini ifade eden Senli, Torbali’yi çok sevdigini söyledi. Esi Onur Senli ile tanisma hikâyelerini de gazetemizle paylasan Kiymet hanim: “1968 yilinda Onur, Ege Expres Gazetesinde muhabir olarak çalisiyordu. Türkiyenin ilk piyanist santörü olan Ilhan Gencer’in vesilesi ile tanistik. 1991 yilinda hayatimizi birlestirdik. Birbirimize büyük bir ask ile bagliyiz” dedi. Millet olarak geleneklerimizi kaybettigimizi ifade eden Onur Senli, bu degerlerin yeniden kazanilmasi için toplumun sil bastan olusmasi lazim dedi. Kendi dönemlerindeki insanlarin ögrenmeye hevesli oldugu dile getiren Onur Senli sözlerini söyle sürdürdü: “Bir ülkeyi yok etmek istiyorsan önce dilini sonra da dinini yok edeceksin. Maalesef degerlerimizi kaybediyoruz. Millet olarak gelenek göreneklerimizi kaybediyoruz. Bizim dönemimizde herkes ögrenmeye hevesliydi. Simdikiler ben biliyorum diyorlar. Yüz yil sonrasini düsünüyorsak insan yetistirmemiz lazim” diyerek sözlerini noktaladi.