Burasi da bizim bitpazarimiz
Hirdavatçisindan elektronik esyasina kadar çok sayida esyanin uygun fiyatlarla satildigi bitpazarinin bir benzeri Torbali’da her Persembe günü tren yolu istikâmetinde kuruluyor IZMIR’in hirdavatçisindan elektronik esyasina kadar çok sayida esyanin uygun fiyatlarla satildigi Bit Pazari’nin bir benzeri Torbali’da her Persembe günü tren yolu istikametinde kuruluyor. Yillar önce Bulgar vatandaslarin ilçeye gelerek hirdavat sattigi pazarin adi zamanla [&hellip]
Hirdavatçisindan elektronik esyasina kadar çok sayida esyanin uygun fiyatlarla satildigi bitpazarinin bir benzeri Torbali’da her Persembe günü tren yolu istikâmetinde kuruluyor
IZMIR’in hirdavatçisindan elektronik esyasina kadar çok sayida esyanin uygun fiyatlarla satildigi Bit Pazari’nin bir benzeri Torbali’da her Persembe günü tren yolu istikametinde kuruluyor. Yillar önce Bulgar vatandaslarin ilçeye gelerek hirdavat sattigi pazarin adi zamanla adini göçmen pazari olarak degisti. Bugünse bitpazari olarak aniliyor. Çünkü daha çok hirdavat, ayakkabi, gözlük, tütün, ikinci el esya ve elektronik alet satiliyor. Pazarda Torbali’ni yerlisi az sayida yer alirken pazarcilarin çogunlugunu Aydin, Tire, Ödemis, Kemalpasa gibi il ve ilçelerden gelenler olusturuyor.
BULGAR PAZARI OLARAK BILINIYOR
PAZARDA terlik ve ayakkabi satan Veli Ayvaz, “Yillar önce bu pazarda sadece hirdavat satiliyordu. Pazar esnafi ise Bulgaristan göçmeniydi. Zamanla degisti. Yerli halk da var çevre il ve ilçelerden gelenler de. Adi artik Bulgar Pazari yerine hirdavat pazari olarak geçiyor ama eskiler burayi yine de Bulgar Pazari olara bilirler” dedi. Ayvaz, bu pazari daha çok maddi durumu iyi olmayan vatandaslarin tercih ettigini belirterek, “Burada pahali mal bulamazsiniz. Çünkü gelir durumu düsük insanlara hitap ediyor. Daha çok kullanilabilir durumdaki ikinci el esyalar satiliyor. Bu esyalara ihtiyaci olanlar, bizi tercih ediyor” seklinde konustu.
IKINCI EL URUN
HIRDAVAT tezgahini her Persembe kurdugunu ifade eden Hüseyin Aydin ise, “Burada pazar yerinin kalabalikligini göremezsiniz ama herkes burayi bilir. Ihtiyaci olan gelir, istedigini alir gider” derken, ayakkabi saticisi Ahmet Urün de, pazaryeri olarak çok arkalarda kaldiklarini, üstüne bir de belediyenin bu alana hizmet vermedigini söyledi. En temel sikintilarinin pazaryeri yollari oldugunu belirten Urün, “Yolumuzda bir asfalt olsa daha iyi olurdu. Bir yagmur yagiyor çamur oluyor, bir rüzgar esiyor her yer toz. Her taraf çukur. Müsteri de burada magdur oluyor” dedi. Bazi esnaf da ayakkabisindan giyimine ikinci el ürün sattiklarini, dar gelirlilerin kendilerini tercih ettiklerini söyledi.
