Engelli çocuklarına gözleri gibi bakıyor

Torbalı'da yaşayan ve 45 yıl önce hayatlarını birleştiren yaşlı bir çift, bu süre zarfında 4 kız çocuğu sahibi oldu. Çocuklarının tamamı zihinsel ve bedensel engelli olarak dünyaya gelen yaşlı çiftin her şeye rağmen çocuklarına büyük bir fedakarlıkla bakması, engellerin sevgiyle aşılabildiğini gözler önüne serdi

Engelli çocuklarına gözleri gibi bakıyor

TORBALI’DA Yusuf-Gül Beyhan Bütün çifti, akraba olmalarına rağmen sevdalanarak, evlenmeye karar verdi. 45 yıl önce hayatlarını birleştiren yaşlı çift, evlenmelerinin ardından bir yıl sonra Nalan Banu ismini verdiği kız çocuklarını kucaklarına aldı. Araştırmaları sonucu çocuklarının ataksi hastası olduklarını ve hastalığın tedavisinin olmadığını öğrenen çift, uzun bir süre çocuk sahibi olmadı. 69 yaşındaki Gül Beyhan Bütün, aradan 6 yıl geçtikten sonra sırasıyla Zarif Belma, Narin Gül ve Şükran Nurhayat isimlerini verdikleri üç çocuk daha dünyaya getirdi. Dünyaya gözlerini yine ataksi hastalığıyla açan çocuklarının tamamı bedensel ve zihinsel engelli olarak büyüdü.

24 YIL BOYUNCA SIRTINDA TAŞIDI

Bütün çifti, engelli çocuklarının beslenme ve temizlik gibi her türlü ihtiyacını bebeğe bakar gibi karşılamaya devam ettiklerini ifade ederken, eşi Yusuf Bütün’ün devlet memuru olması nedeniyle Türkiye’nin birçok bölgesini gördüğünü ve eşinin yoğun mesai harcadığını belirten anne Gül Beyhan Bütün, çocuklarıyla çoğu zaman tek başına ilgilenmek zorunda kaldığını dile getirdi. Her zaman eşinin desteğini yanında hissettiğini kaydeden yaşlı kadın, eşiyle hayatını birleştirdiği için asla pişmanlık duymadığını söyledi. Ankara’da yaşadıkları dönemde en büyük kızları zihinsel ve bedensel engelli 46 yaşındaki Nalan Banu’nun Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nde günübirlik tedavi gördüğünü ve eşi Yusuf Bütün’ün 24 yıl boyunca kızları Nalan Banu’yu sırtında taşıyarak hastaneye götürüp getirdiğini söyleyen Gül Beyhan Bütün, her şartlarda eşiyle gurur duyduğunu belirtti.

ZORLUKLARI VAR AMA…

Bir zamanlar maddi durumlarının kötü olması nedeniyle büyük sıkıntı çektiklerini ancak çocuklarının ihtiyaçlarını karşıladığını açıklayan anne Gül Beyhan Bütün, “Çocuklarımız bizlere rabbimizin emanetleridir. Hamdolsun, geçirdiğimiz süre zarfında çocuklarımız için elimizden geleni yaptık. Bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Çok zorluklarla karşılaştık. Zor şartlar altında çocuklarımızı bugüne kadar getirebildik. Aç kalsak da, çocuklarımızı ne aç bıraktık ne de hor gördük. Allah bizi demek ki böyle sınadı.  Kaderimizde bunu yaşamak varsa karşı gelmek bizim haddimiz değil. Biz kimiz ki, aciz bir kul. Allah böyle emretti ve oldu. Bazen korkuyoruz. Benim yaşım 69, eşimin yaşı 71. Sonuçta ölümlü dünyada yaşıyoruz. Yarın bize bir şey olursa çocuklarımız ne yapacak? diye düşünmeden edemiyoruz kendimizi. Bu yüzden hayatta olduğumuz süre boyunca onları mutlu etmek için çok çabalıyoruz. Ben eşimden ve çocuklarımdan razıyım. Allah da onlardan razı olsun” ifadelerine yer verdi.

İLAÇLAR NEDENİYLE AĞRESİF OLUYORLAR

Çocuklarının haftada 2 gün rehabilitasyon merkezinde uzmanların eşliğinde fizik tedavi gördüğünü kaydeden baba Yusuf Bütün, emekli olduktan sonra geri kalan zamanlarda ise evde çocuklarıyla zamanını geçirdiğini söyledi. Eşini yoğun mesai nedeniyle çoğu zaman yalnız bırakmak zorunda kaldığını dile getiren baba Yusuf Bütün, “Ben 40 yıl boyunca devlet memuru olarak ülkemize hizmet ettim. Türkiye’nin birçok bölgesinde görev verilirken, sağ olsun eşim beni hep anlayışla karşıladı. Emekli olduktan sonra kendimi tamamen eşime ve çocuklarıma adadım. Çocuklarımızın tamamı engelli olabilir. Fakat biz birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygıyla tüm engelleri aştık. Çocuklarımız zaman zaman kullandıkları ilaçlar nedeniyle agresif davranabiliyor. Fakat kolları ve ayakları tutmayan bir insan ne zarar verebilir ki. Bazen bağırıp çağırıyorlar. Ne yapabiliriz ki? Onlar bizim evlatlarımız. Allah’ın lütfettiği her şekilde kabulümüzdür.” diye konuştu.  Murat CAN