İlçenin çocuklarını geleceğin Türkiye'sine hazırlayacağız

Türkiye'nin en büyük eğitim kuruluşlarından biri olan Bahçeşehir Koleji Torbalı'ya geliyor. İnşaatına geçtiğimiz günlerde başlanılan projenin başındaki isim olan Yıldırım Baytekin oldukça iddialı konuştu. PAZARTESİ Sohbetlerimizin bu haftaki konuğu ilçemizin önemli eğitimcilerinden biri olan Yıldırım Baytekin. Kendisini Torbalı Uğur Dershanesi aracılığıyla ilçeye verdiği hizmetlerden tanıyoruz. İlçeye Bahçeşehir Koleji'ni kazandırmaya çalışarak büyük bir eğitim projesinin temellerini [&hellip]

İlçenin çocuklarını geleceğin Türkiye'sine hazırlayacağız

Türkiye’nin en büyük eğitim kuruluşlarından biri olan Bahçeşehir Koleji Torbalı’ya geliyor. İnşaatına geçtiğimiz günlerde başlanılan projenin başındaki isim olan Yıldırım Baytekin oldukça iddialı konuştu.

PAZARTESİ Sohbetlerimizin bu haftaki konuğu ilçemizin önemli eğitimcilerinden biri olan Yıldırım Baytekin. Kendisini Torbalı Uğur Dershanesi aracılığıyla ilçeye verdiği hizmetlerden tanıyoruz. İlçeye Bahçeşehir Koleji’ni kazandırmaya çalışarak büyük bir eğitim projesinin temellerini atan Baytekin,Haziran ayında hazır olacak Bahçeşehir Koleji için oldukça iddialı. Hayallerini gerçeğe dönüştürmek için çabalayan Baytekin, Bahçeşehir Koleji ile birlikte bir dünya okulu olmayı hedefliyor. Sözü kendisine bırakalım ve bu önemli eğitim projesini kendisinden dinleyelim.

Yıldırım Baytekin kimdir? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

1976 Muş Varto doğumluyum. İlkokulu köyde okudum. Ortaokulu ilçede okudum. O dönemler tabi Doğu Anadolu Bölgesi karışıktı. Olaylar oluyordu. Biz de 1990 yılında Torbalı’ya göç ettik. Liseyi Torbalı’da okudum. Torbalı Lisesi mezunuyum. Lise yıllarımda profesyonel olarak Torbalıspor’da oynadım. Lise üçte iken Torbalıspor üçüncü ligdeydi,liseden sadece dört arkadaşımız takıma seçilmişti, bunlardan biri de bendim ve sağ açık forvetoynuyordum.

Hep iyi pozisyonlardayız anlaşılan… (Gülüyoruz)

Liseden sonra bir boşluk ve iç muhasebe dönemimi olmuştu. Okumayı çok seviyorum ve devam etmek istiyordum çünkü iyi bir şekilde okuma fırsatı bulamamıştık. Küçükken ev mezra da kışın dede gidiyor yol açıyor biz okula gidiyorduk. Nöbetçiyken sınıfta sobayı yakardık. O dönemler güzeldi tabi. Onların etkisiyle okumaya devam etmek istiyordum. Fakat aynı zamanda da futbolu çok seviyor futbolcu da olacağım diyordum. Tabi biliyorsunuz futbola pek sıcak bakılmaz ailelerce. Bizimkiler sıcak bakmadı. Benim kendi iç muhasebemde okumaya devam etmemi söylüyor. Ben futbol oynarken boş zamanlarımda da Dünya klasiklerini okuyordum. Bulduğumuz her şeyi okuyorduk. Topluma nasıl fayda sağlayabilirim? diye hep bir arayış içersindeydim. Bu arayışla birlikte Akdeniz Üniversitesi Tarih Bölümü’nükazandım. Tarihi seviyordum. Üniversitede de akademisyen olarak kalmak istiyordum. O zamanlar akademisyenlik için sınavlara girdim ve iyi notlar aldım. Hocalarımızda bizi destekliyordu.Eylül’de kabul sınavı vardı muhtemelen kabul edilecektik fakat Eylül’de evlenmeye karar verdim. Evlilik olunca hayata daha gerçekçi adımlar atmak gerek diye düşündük. O yüzden akademisyenliğe devam edemedik. Ama bu eğitmenlik isteğini bizden almadı. Sevdiğim işi yapmak istiyordum. İnsan sevdiği işi yaptığında başarılı olabilir.

BOŞ VAKİTLERİMDE SU BAYİLİĞİ İŞLETTİM

Askerlikten sonra geldik, tabi askerdeyken kızım oldu. Bir dershanede ücretli öğretmenliğe başladım. Tabi yaz aylarında çok boş vaktimiz oluyordu. Ben de çalışmayı çok seviyorum. Ne yapayım ne edeyim derken Torbalı’da Erikli Su Bayiliği’ni aldım. İki buçuk yıl kadar dershane ve su bayiliği arasında çabaladıktan sonra çalıştığım dershanenin sahipleri değişince Özdere’de dershane kurmaya karar verdim.Orada dershane yoktu. İçime sinen bir şeyler yapmalıyım diye düşünürken dershane kurma fikri ortaya çıktı. Su bayiliğini sattım. Çalıştığım dershaneden ayrıldım ve 2005 yılında Özdere’de Vize Dershanesi’ni kurduk. Olur mu olmaz mı diyerek yılmadan çalıştık ve bu sene 10. Yılımız oldu. 2008 yılında Uğur Dershanesi olarak ad değiştirerek yolumuza devam ettik.

Uğur Dershaneleriyle tanışma süreciniz nasıl oldu? Biraz bahseder misiniz?

Torbalı’da Uğur Dershanesi’nin kurulması durumu oldu. 2008 Ocak ayında dershanenin yeri tutuldu. Bana da ‘ortak olur musun’ diye teklif geldi ve kabul ettim. Üç kurucu ortak ile Torbalı’da Uğur Dershanesi’nde eğitime başladık.Özdere’de ki dershanemiz de devam ediyor du, Torbalı’da müdür olarak görev yapıyordum. Nisan ayında talihsiz bir kaza yaşadık. Ortaklarımızdan biri vefat etti. (Allah rahmet eylesin) Bundan sonra bütün yük üstümüze kaldı.2011 yılına kadar müdürlük yaptıktan sonra diğer ortağımızda ayrılınca tek başıma devam ettim. Bugünlere Türkiye geneli elde ettiğimiz başarılarla, yetiştirdiğimiz öğrencilerle gelmeyi başardık.

KOLEJ FİKRİ HAYALİMDE VARDI

Bahçeşehir Koleji önemli bir marka. Böyle önemli bir kurumu Torbalı’ya getirme fikri nasıl ortaya çıktı? Bundan biraz bahseder misiniz?

Öncelikle şunu ifade edeyim; Bahçeşehir Koleji’nin Torbalı’da açılma düşüncesiyle, dershanelerin kapatılması durumu arasında bir bağ yok. Kolej fikri zaten düşündüğümüz bir şeydi. Zamanlama olarak böyle bir döneme gelmesi de bu durumu hızlandırdı. Ben eğitim hayatıma başladığımdan itibaren böyle bir kolej fikri hayalimde vardı. Benim kendi öğrencilerim olmalı diyordum. Anaokulundan alıp, liseye kadar yetiştireceğimiz ileri düzey bir eğitim modeliyle hizmet veren bir okul hayalim vardı.

BAHÇEŞEHİR AİLESİNİN BİR FERDİYİM

Bahçeşehir Koleji’ni Torbalı’ya getirmek kolay bir şey değil. Nasıl bir ikna süreci oldu bize kısaca anlatır mısınız?

Ben sekiz yıllık “Uğurcu”yum. Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları’na bağlıyız.Kurum bünyesinde Bahçeşehir Üniversitesi, Bahçeşehir Kolejleri, Uğur Dershaneleri,Uğur Hazırlık Liseleri ve Uğur Kariyer Merkezleri var. Washington’dan,Almanya’ya,Avrupa’nın çeşitli ülkelerine kadar yayılmış olan bir aile var. Ben de bu ailenin bir ferdiyim. Beni sekiz yıldır yakından tanıyorlar. Sorumluluklarım, görevlerim, yaptıklarım bir referanstı. Bu referans sayesinde biz bu fikri kabul ettirdik.

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK EĞİTİM KAMPÜSLERİNDEN BİRİ OLACAK

Bahçeşehir Koleji’nin projesinden bahseder misiniz? Nasıl bir okul bizleri bekliyor?

35.000 metrekare üzerine kurulu, Türkiye’nin ana okul,orta okul ve liseyi içinde barındıran en büyük eğitim kampüslerinden biri olacak. Kapalı spor salonu,büyük bir konferans salonu ve özel spor alanları olan bir eğitim kompleksinden oluşuyor. Bu okul bir bölge okulu olacak ve sadece Torbalı’ya değil, Ödemiş,Tire,Bayındır, ve Selçuk ilçeleri başta olmak üzere bölgeye hitap edecek.Okulumuzun yeri de bu bölgelerin kesiştiği önemli bir kavşak noktasında. Bölgenin çocukları burada bir arada okuyacak ve geleceğin Türkiye’sine hazırlanacaklar.

EĞİTİM SADECE KAZANÇ İÇİN YAPILACAK BİR ŞEY DEĞİL

Ben uzun yıllar hayalini kurduğum eğitim modelini gerçekleştirmek için bu işe girdim. Okulculuk yapmak istiyorum. Güzel ve nezih bir ortamda eğitimin verileceği bir model olsun diye yapıyorum. Yoksa eğitim sadece kazanç için yapılacak bir şey değil. Zaten eğitimi kazanç için yapanlar başarılı olamıyor. Ya öğrencileri mağdur etmişlerdir ya çalışanları mağdur etmişlerdir. Mutlaka bir şey olmuştur.

SEVDİĞİM İŞİ YAPIYORUM

Eğitim gerçekten farklı bir anlayış gerektiriyor. Bana ‘niye böyle yapıyorsun?Bu parayı inşaat sektörüne veya başka sektöre niye yatırmıyorsun? Daha çok kazanırsın’ diyenler oluyor. Ben bildiğim bir işi yapmak isterim. Sevdiğim işi yapıyorum.Bana göre eğitim her şeyin başıdır. Çağdaş bir toplum olabilmenin yolu bilimsel,kültürel ve teknolojik gelişmeleri izlemekten ve uygulamaktan geçiyor. Bunun başlangıç noktası da eğitimdir. Ne kadar eğitime yatırım yaparsak o kadar ilerleme sağlarız.

ZENGİN OLMANIN YOLU BİLGİ TOPLUMUNDAN GEÇER

Artık araziyle,tarlayla zenginliklerin yaşandığı dönem bitti. Bilgiye sahipsek güçlüyüz demektir. Zengin olmanın yolu bilgi toplumundan geçer. Bilginin yoksa gücünüz de yok zenginliğiniz de yok demektir. Bugün bir Apple dünyada söz sahibiyse sahip olduğu bilgiler sayesindedir. Gelişmiş bir toplumun yolu bilgiye sahip olmaktan geçiyor.

BAHÇEŞEHİR KOLEJİ DÜNYA OKULU OLACAK

Bu yüzden bizler de bölgemizde bilgiye sahip olmamız için Bahçeşehir Koleji adıyla bir dünya okulunu faaliyete sokuyoruz. Dijital dersliklerin olduğu, öğrencilerin yazılım ve kodlama yapabileceği, yurtdışına gidip geleceği bir okul burada yükseliyor. Bizim okulumuzda okuyacak öğrencilerin aldığı eğitimle,yürüyüşüyle,kendisini ifade ediş tarzıyla,yemek yeme biçimiyle farklı ve etrafına örnek olan öğrenciler yetiştirmeyi istiyoruz. Öğrencilerimiz hem Bahçeşehir Koleji’nin imkânları ve projeleriyle hem de aldığı eğitimle yurtdışına gidecek-gelecek bir dünya vatandaşı olacak. Biz bu kolejle ilçemizde bunu hedefliyoruz.

SİYASET,TOPLUMA FAYDALI OLMANIN EN İYİ ARACIDIR

Yıldırım Baytekin’e dönersek. Daha önce bir siyasi girişiminiz olmuştu. Geçtiğimiz yerel seçimlerde belediye başkan aday adaylığı süreciniz olmuştu. Siyasete girme fikri nasıl ortaya çıktı?

Ben hep topluma faydalı olacağım işleri yapmaktan zevk aldım. Siyasette topluma faydalı olmanın en iyi yollarından biri. Hatta en iyi aracıdır diyebiliriz. Yaşadığınız bölgeye ilgili alınan kararlara en kilit noktadasınız. Projelerinizi,fikirlerinizi hayata geçirmenin,toplumun ihtiyaçlarını,kendi yaşam alanlarınızı iyileştirmenin,geliştirmenin yolu siyasette geçiyor.Ben siyasetle ilglenmiyorum,artık uğraşmıyorum demek ülkenin veya bölgenin sorunlarıyla artık ilgilenmiyorum demektir.

ENERJİMİZİ TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ İÇİN KULLANMALIYIZ

Benim bir idealim varsa, yaşadığım bölge için gerçekleştirmek istediğim projeler varsa, topluma faydalı olacağıma inanıyorsam, hayat kriterlerime de uyuyorsa A veya B partisi farketmez gidip koşturmalıyım. Takım tutar gibi parti tutmak yerine ülkeme hangi parti projeleriyle,icraatlarıyla faydalı olacaksa enerjimi orada kullanmalıyım. Biz enerjimizi hep kutuplaştırıcı şekilde kullanıyoruz. Enerjimizi Türkiye’nin geleceği için kullanmalıyız. Bilgi toplumu olmanın yollarını aramalıyız. Bir slikon vadisi Türkiye’de nasıl kurulur gibi sorulara cevap aramalıyız. Benim siyasetten anladığım bu.

TORBALI GEÇMİŞTEN BERİ BİR CAZİBE NOKTASI

Torbalı hızlı gelişiyor. Siz Torbalı’nın geçmişini de bilen bir isimsiniz. Nasıl bir Torbalı vardı ve şimdi nereye doğru gidiyor?

Torbalı kısa bir süre içerisinde güçlü bir gelişme gösterdi. Sanayi ve tarım gibi etkenleri herkes söylüyor. Ben farklı bir şey söylemek istiyorum. Aslında Torbalı’nın gelişimi bir tesadüf değil. Torbalı geçmişinden beri bir kavşak noktası. Tarih öncesi ve sonrası çağlarda burası hep bir cazibe noktası. İyonya krallığından beri bu böyle. Persler döneminde de, Bizans ve Selçuklu dönemlerin de de böyleydi. Aydınoğullarından,Osmanlı’ya ve günümüze kadar konum olarak hep önemliydi.Mesela Türkiye’deki ilk demiryolu hattı burada kuruluyor. O dönem için çok büyük bir yatırım. Böyle bir yatırımı neden buraya yapsınlar,önemli olduğu için.

TORBALI’NIN KENTLEŞME ORANI YÜZDE 26

Başka bir ayrıntı daha paylaşayım. Torbalı,Ege bölgesinin kışlık sebze ihtiyacının yüzde 70’ini karşılıyor. Torbalı’nın kentleşme oranı yüzde 26. Torbalı aynı zamanda Türkiye’nin bir protitipi. Torbalı’da çeşitlilik var. Bunu iyi değerlendirmek lazım.

SOSYAL YAŞAMI GÜÇLENDİRMELİYİZ

Torbalı’da gördüğünüz eksiklikler nelerdir? Şunlar olsa iyi olur dediğiniz önerileriniz var mı?

Torbalı’da ilk önce sosyal yaşamı güçlendirecek atılımlar yapılmalı. Şehrin sosyal yaşam alanları oldukça zayıf. Üniversitenin gelmesiyle bunun güçleneceğini düşünüyorum.Bu yüzden bir üniversite lazım. Tiyatro ve sinemasıyla,sosyal aktiviteleriyle güçlü bir şehir olduğu zaman insanlar yaşamlarından mutluluk duyar. Şehir için daha çok katkı sunar.

Biraz da özel hayatınızdan bahseder misiniz? Özel hayatınızda neler yaparsınız?

Ben gezmeyi seven biriyim. Bahçeşehir ailesiyle birlikte dünyayı gezme şansım oldu.Hong Hong’ta 10 gün kaldım. Avrupa’da ve Balkanlar’da gezilerimiz oldu. Gittiğimiz ülkelerde eğitim modellerini inceleme şansımız oldu. Fırsat buldukça yeni kültürler ve yeni insanlar tanımaktan büyük zevk duyarım. Bunun dışında boş vakitlerimde arkadaşlarımla doğa yürüyüşü yapmayı çok severim. Sinema ve tiyatroyu izlemekten çok hoşlanırım. Bana çok şey kattığını düşünüyorum. Daha çok vakit buldukça kitap okurum. Kitap okumayı çok seviyorum. Ailemle vakit geçirmeyi seviyorum. İki kızım, bir oğlum var. Onlarla birlikte olunca çok mutlu oluyorum.

Yemeklerler aranız nasıl?

Yemek ayrımı yapmam ama en sevdiğimi yemek kuru fasulyedir. Tereyağlı mercimek,bulgur pilavı,içli köfte sevdiğim diğer yemeklerdir.

Ne tür kitaplar okursunuz?

Klasikleri okumaktan çok hoşlanırım. Branşımız tarih olduğu için elbette tarih kitapları vazgeçilmezimizdir.Biyografi ve polisiye kitaplarını sıklıkla okurum. Başucu kitaplarımda Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Yaban’ı, Dostoyevski’nin eserleri,Puşkin’in eserleri yer alır.Yaşama dair,hayata dair,felsefeye dair okumalar benim en çok zevk aldıklarımdır. Kısacası okumak hayatımın en önemli anlamlarından biridir.

Son olarak Torbalılılara iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

İnsana yapılan yatırım yatırımların en önemlisidir. Torbalılılar, bu bölgede yaşayanlar çocuklarına yatırım yapmaktan geri durmasınlar. Ne kadar çok bilgiye ve eğitime yatırım yaparsak o kadar önemli ve anlamlı bir gelecek inşaa edebiliriz. Biz Bahçeşehir Koleji’yle bu bölgede velilerin güvenle evlatlarını teslim edebileceği,kaliteli eğitim alabileceği, dünyaya açık bir öğrenim sürecini yaşayacağı, teknolojik ve ileri düzey eğitimleri olan bir dünya okulu olmayı hedefliyoruz. Bu konuda herkesin desteğine,fikrine ihtiyacımız olacak. Geleceğin Torbalı’sı ve Türkiye’sinin yolu kaliteli eğitimden geçiyor. Biz de bunu başaracağımıza inanıyoruz. Teşekkürler.