Kemençeci avukat gençlere sitem etti

Müzik tutkusu avukatligin önüne geçince meslegini birakip Usküdar Musiki Cemiyeti’nde, Istanbul Klasik Türk Müzigi Korosu’nda, TRT Istanbul ve Izmir radyolarinda çalisan ve ünlü solistlere esik eden Nihat Dogu simdi Torbali’da yasiyor

ISTANBUL radyosunda 41 yil çalistiktan sonra 2000 yilinda Torbaliya yerlesen emekli klasik kemençe sanatçisi Nihat Dogu, Torbali Türk Sanat Müzigi Dernegi Musiki cemiyetinde kemençe çaliyor. Zeki Müren’den Behiye Aksoy’a kadar birçok sanatçi ile sahne alan üstat sanatçi, yurt disinda sayisiz Türk Sanat Müzigi ve Mevlevi gösterileri sundu. Geçmisten nostalji sunan sirin evinde konuk oldugumuz Nihat Dogu, bir çok anisini gazetemizle paylasti. Son 50 yildir sanata gereken önemin verilmedigini dile getiren Dogu, “Gençler internetin basindan kalkmiyor. Ya popçu olmak istiyorlar ya rockçi. Torbali’da da durum farkli degil. Bedava konserlere bir gelen yok” dedi.

MUSIKÎ CEMIYETLERINDE GÖREV ALDI

TORBALI Türk Sanat Müzigi Dernegi özellikle bu sanatin gelecek nesillere aktarmak için anlamli bir mücadele veriyor. Kuruldugu yildan bu yana konserler veren dernek üyeleri, konserlerine kimseler gelmese de yine de bu mücadeleden vazgeçmiyor. Bunlardan bir tanesi degerli kemençe sanatçisi Nihat Dogu. 1930 yilinda Kusadasi’nda dünyaya gelen Dogu, çocukluk yillarinda ilgi duydugu Türk Müzigini, tas plaklardan ve radyodan dinleyerek profesyonel müzik hayatina atildi. Yaz tatillerinde çalisarak kemençe ve ders parasi biriktirdi. Degerli kemençe üstatlari Aleko Bacanos ve Kemal Niyazi Seyhun’un ögrencisi oldu. Musiki tarihimizin son 60 yilinda müzik toplantilarinda, Usküdar Musiki Cemiyeti’nde, Istanbul Klasik Türk Müzigi Korosu’nda, TRT Istanbul ve Izmir radyolarinda çalisti. Klasik Türk Sazlari Beslisinin üyesi olarak, Türk Müziginde saz eserleri üzerine çalismalar yapan Dogu, Ahmet Özhan’in solisti olarak katilmasi ile Klasik Türk Sazlari Beslisi olarak yurt içi ve yurt disinda çok sayida konserler verdi, kaset ve CD yayinlandi. Döneminin ünlü ses ve saz sanatçilari ile birlikte çalisan degerli üstat 1958 yilinda hukuk fakültesini bitirdi ve avukatlik yapti. Müzik tutkusu, avukatlik mesleginin önüne geçti ve avukatliktan vazgeçti. Kendisine ve baska sanatçilara ait 200 eseri kaset ve cd’leri bulunan Dogu’nun ‘Biraz Hayat, Biraz Sanat; Kemençeci Bir Avukat’ isimli kitabi bulunuyor.

DERS ALMAK IÇIN GAZINO ÖNLERINDE BEKLEDI

ISTANBUL radyosundan emekli olduktan sonra 2000 yilinda Torbali’ya yerlesen Nihat Dogu sanata olan askindan vazgeçemiyor. Burada da sanat faaliyetlerinde bulunan Dogu, Ege Universitesinde kemençe sanatçisi Mehmet Yalgin ile birlikte dinletiler sunuyor. Geldigi tarihten itibaren bir çok etkinlige onur konugu olarak katilan üstat, bir çok Belediye ve kültür sanat merkezlerinin Türk Sanat Müzigi faaliyetlerine davetli olarak katildi. Çocuk yasta radyoda kemençe üstadi ünlü Aleko Bacanos dinledikten sonra hayatinin degistigini ifade eden Dogu: “17 yasindaydim. Ustami radyodan dinledim. Ondan ders almak için çalistigi gazinoya gittim. Ders almak istedigimi söyledim ama sana ders veremem dedi. Günlerce çalistigi gazinonun önünde bekledim. En sonunda bana ders vermeyi kabul etti. Ustam 8 ay sonra vefat etti. Daha sonra Kemal Niyazi Seyhun’dan dersler aldim. 2 yil ögrencisi olduktan sonra benim artik kendi ayaklarim üzerimde durmami istedi ve beni Usküdar Türk Sanat Musikisi cemiyetine yolladi. Amatör olarak radyoya adim attim. 1955 yilinda profesyonel imzami attim” dedi.

SAHNEDE KALP KRIZI GEÇIRDI

SANAT hayati boyunca bir çok sanatçi ile çalisan Dogu, Muazzez Abaci, Zeki Müren, Ahmet Özhan, Safiye Ayla, Hamiyet Yüceses, Bekeri Sitki Sezgin, Behiye Aksoy gibi bir çok sanatçi ile sahne aldi. Torbali’nin sanat anlayisinin kisir oldugunu ifade eden Nihat Dogu: “Torbali’da sanata deger verilmiyor. Konserlerimiz bedava olmasina ragmen konserler bos geçiyor” dedi. 2006 yilinda Torbali’da konsere çiktigi anda kalbi durarak, hastaneye kaldirilan Dogu, kalbine pil takilmasina ragmen, sanat askindan vazgeçmiyor. Hastane sonrasinda sanatçi arkadaslarina kizdigini dile getiren Dogu: “Beni öldüm diye hastaneye götürüyorlar. Orada kalbime pil takildi. Buna ragmen haftada 2 veya 3 defa çalismalara katiliyorum. Hastane çikisinda sahne arkadaslarima çok kizdim. Konseri iptal etmislerdi. Sanatçi ölür ama konser devam eder diye azarladim hepsini” dedi.

GENÇLER POPÇULUGA ÖZENIYOR

GENÇLERIN son 50 yildir popçulara özendigini ve internetten baska bir sey düsünmediklerini dile getiren Dogu: “Gençler sanata ve sanatçiya deger vermiyor. Birakin degeri kim kimdir bilmiyorlar bile. Beyinleri yikaniyor. Popçu, rock gibi kisilere özeniyorlar. Kendi kültürlerini unutmuslar. Kültürsüz bir millet kültürü kuvvetli milletlerin etkisi altina girer. Devlet okullarda sanata agirlik vermeli. Televizyonlarda dizilerden siyasetten baska hiçbir sey yok. Sanati yok etmisler. Milletçe devletçe sanata önem vermeliyiz” dedi.