Torbalı da risk altında
İstanbul'da meydana gelen 5.8'lik deprem Torbalı'da da deprem gerçeğini bir kez daha gündeme getirdi. Torbalı Jeopolitik konum olarak Dağkızılca fay hattı üzerinde bulunurken, ilçede geçmişte yapılan binaların büyük bir kısmı depreme dayanıksız
EGE ve Marmara bölgesinde son zamanlarda meydan gelen depremler vatandaşları oldukça tedirgin ediyor. Son olarak Perşembe günü İstanbul’u tedirgin eden 5,8 şiddetindeki deprem, Torbalı’da da panik yarattı. 17 Ağustos 1999 tarihinde gerçekleşen Gölcük depremi ve 2011 yılında gerçekleşen Van depremi öncesinde olan küçük küçük depremler büyük bir felaketin habercisi olma ihtimali herkesi korkutuyor. Ülkemiz Jeopolitik konum olarak birçok fay hattının üzerinde bulunurken Torbalı’da konum olarak Torbalı-Gediz sıyrılma fayının Dağkızılca kolu üzerinde bulunuyor.
Torbalı ve çevresi genel jeolojik yapısı itibariyle ile farklı ölçeklerde kırıklı çatlaklı yoğun fay sistemleri ile çevrili bir konumda yer alıyor. Geçmiş tarihlerde belli periyotta diriliğini gösteren ve yer yer yıkımlara sebebiyet veren diri faylar da bölgede mevcut. Özellikle Gediz Sıyrılma fayının Torbalı kolu olan Dağkızılca Fayı buna örnek gösterilirken olası bir depremde, yüksek kesimlerde kayalık zemin üzerine kurulu köy ve mahallelerde, zeminin sert oluşu, deprem dalgaları sabit hızda ve homojen dalga boyunda olduğundan dolayı buralarda eski yapılar depremin şiddetine bağlı olarak duvarlarında çatlama hatta yıkılma olasılığı yüksek olduğu belirlendi. Torbalı ilçe merkez ve ova köy ve mahalleleri olası bir orta ve yüksek şiddetli bir depremi tabii olarak daha fazla hissetmesi bekleniyor.
DEPREME DAYANIKLI MI?
Marmara ve Ege bölgesinde son aylarda sık görülmeye başlayan depremler şuana kadar herhangi bir can kaybına sebep olmaması herkesi sevindiriyor. Geçmiş yıllarda yapılan plansız yapılanmalar daha şiddetli olacak depremlerde can ve mal kaybına sebep olma ihtimali yüksek olduğunu belirten Torbalılı Jeoloji Mühendisi Kurtuluş Çelik “Depremin oluş şekli ve biçimine değinmeden, olası bir depremi en az zararla ve en az kayıpla nasıl atlatmak gerektiği ve bunun içinde ne gibi önlemlerin alınması gerektiği konusu üzerinde durmak daha doğru olacağını düşünüyorum. Öncelikle şunu hiç unutmamak gerekiyor, deprem bir felaket değil, sadece bir doğal afet olayıdır. Afeti felakete dönüştüren unsurlar; insanların bilgisizliği, yöneticilerin depremi önemsemiş gibi görünüp, hiç tedbir almamaları, kentsel dönüşümleri kentsel bölüşümlere dönüşmesi, TOKİ projelerinde mühendislik jeolojisine bir prosedür olarak bakmaları, alüvyon dolgu zemin üzerine çok yüksek katlı yapıların yapılmasıdır. 1999-2000 yılından sonra yapılan yüzlerce bina deprem yönetmeliklerine uygun yapıldığından bu yapılar güvenli yapılar sınıfına girmektedir… Gönül isterdi ki Torbalıda kat yüksekliği 4 kat olarak sınırlandırılsaydı. Depremi önceden kestirebilmek zor olsa da, unutulmamalıdır ki ege ve Marmara bölgesi, deprem konusunda dünyanın en hareketli bölgeleridir” ifadelerini kullandı.
91 YILDIR UYUYAN FAY!
Son depremler, akıllara 1928 yılından bu yana uyuyan ve en son 13 Ekim 2014 tarihinde saat 16.30’da 3.7 büyüklüğünde deprem üreten Torbalı( Dağkızılca ) fayını getirdi. Uzun zamandır suskun olan Torbalı fayı için bir çok defalar uzmanlar enerji biriktiği yönünde uyarılarda bulunmuştu. Son yaşanan sarsıntılar akıllara yine 1928 depremini getirdi. 31 Mart 1928 Cumartesi günü saat 02.27′de meydana gelen 6,5 büyüklüğündeki depremde, ilçe ve çevresinde 2 bin ev yıkılmış, 50 kişi yaşamını yitirmişti. Artçı depremler iki ay kadar sürmüştü. Depremden en çok Yazıbaşı, Çapak, Tepeköy ve Torbalı etkilenmisti. Tepeköy’de tren rayları çökmüş, Çaybaşı, Eğerci, Arapçı ve Tepeköy’deki kuyu ve kaynakların su debisi değişmişti. Hükümet Konağı ile dispanserin duvarlarında çatlaklar ve yarılmalar meydana gelmişti. Ertuğrul Camii’nin kıble duvarı saçak tarafından ayrılmış, eğilmişti. Birçok vatandaş yaralanmıştı. Torbalı’yı yıkan depremi üreten Dağkızılca fay hattı, Kemalpaşa güneyi ile Torbalı arasında 27 km uzunluğunda.