Armağan Kars

Kaderinde var

Armağan Kars

AKP iktidari döneminde bazi bürokrat ve devlet adamlarinin agzindan öylesine garip sözler dökülüveriyor ki, sanirsiniz onlardan iyisini bulamadiklari için, zorunluluktan atanmislar o koltuklara. Özellikle bizim kusagin hatirladigi “devlet adami ve bürokratlar” vatan ve millet sevgisinden asla kusku duyulmayan, olabildigince o makami hak etmisler arasindan seçilen, üç düsünüp bir konusan, asla bos konusmayan, vatandasa saygili, karsisindakini rencide etmekten kesinlikle kaçinan, bilgili, nazik ve o göreve layik olan insanlardi. Bugün böyle mi sizce? Onlarca maden isçisi Zonguldak’ta göçük altinda kaliyor, cesedine 3 ay sonra ulasiliyor. En yetkili agizdan “göçükte ölmek madencinin kaderinde var” gibi, ölçüsüz, mantiksiz sözler duyuyoruz. Neredeyse her gün sehit cenazesi kalktigi bir ortamda AKP hükümet sözcüsü çikip; “üç bes Mehmet öldü diye Meclis mi toplanir” gibisinden laflar edebiliyor. Ayni kisinin AKP iktidari döneminde Milli Egitim Bakani oldugunu da “maalesef unutma engelli” vatandaslarima hatirlatmak isterim. Peki Sayin sözcü; isinize geldiginde “milli irade” nutuklari atiyorsunuz da, konusurken kendinizi, milli iradenin ta kendisi olan sehit ana ve babalarinin yerine koymak mi zor geliyor, dökülen sehit kanlarini tatilinizden feragat etmeye degmez mi buluyorsunuz, yoksa sorulacak sorulara verecek cevabiniz mi yok?  Madem “üç bes Mehmet” diyen sizsiniz, Meclis’i toplamak için daha kaç “Mehmetçik” sehit olmasi gerektigini söylemek de size düsmez mi? Bari bunu söyleyin de bilelim. Gaflari bitmek bilmeyen, vatandasin ne kadar sevindigini test etmek için onu takla atmaya davet eden Içisleri Bakani gaf yapmaya doymuyor. Sehit ve gazi ailelerine verdigi iftar yemeginde döktürdügü incilere bakin: “Sehitlik güvenlik güçlerinin kaderinde var.” Anlamayanlara tercüme edeyim; Bakan’a göre, sanki, asker ve polisimiz sehit olmak için bu göreve talip olmuslar. Samsun’da sel riski tasiyan yerlerde konut yapilir. Sel canlari götürünce “bu onlarin kaderinde var”. “Sel felaketi Takdir-i Ilâhi”. Ne kadar da kolaymis bu devlet adamligi. Sorumlulugunu Allah’a havale etmenin günahindan ve ayibindan utanir insan. “Tevekkül” derseniz, hangi önlemleri aldiginizi sorarim sizin gibilere. Esegini saglam kaziga baglamak nedir, bilmez misiniz siz? Hiç ders çalismayan ögrencinin sinifta kalmasi “kader” olabilir mi? Degistirilmeyen raylarda kaza yapan hizlandirilmis trende ölenlerin kaderi mi oluyor bu kaza? Alinmayan önlemler, kapatilmayan çukurlar, atanmayan ögretmenler, önlen(e)meyen terör, stratejik ortagimizin bir türlü paylasmadigi istihbarat, çalinan sinav sorulari, tutuklu tegmenin telefonuna “gaipten” yüklenen terörist numaralari, en pahali benzin, neredeyse tüm komsu ülkelerle sorunlu bir Türkiye, daha dün TC pasaportuna muhtaç olanlarin ayagina giden devlet adamlari, stratejik ortak ABD’nin Irak’ta biraktigi belânin Türkiye’nin iç ve dis islerine müdahaleye yeltenme cesareti, baskalari adina konu komsuya parmak sallayinca hiç yoktan bozulan iliskiler, izin çikmasina ve yuvalari tek tek bilinmesine ragmen terörü bitirmek için Kandil’e gidemezken, Suriye’ye girme hevesleri ve heveslileri, komsunun teröristini topraklarimiza yerlestirip agirlamamiz yetmezmis gibi onlarin asker ve polisimize saldirip, kamyonlari atese vermesi ve burada sayamadigim daha nice açmaz durumlar karsisinda, bu yasananlari “KADER” diye nitelemek, sorumluluktan kurtulmak için yeterli midir? “Çalismak âdetim, tevekkül hâlimdir” der, bir Hadis-i Serif. “Hayir da, ser de Allah’tan gelir” ama Allah’in verdigi “akil” ne ise yarar acaba? Sayin Genelkurmay Baskani, “Kandil’e gireriz ama kayiplari da düsünmemiz lâzim” seklinde açiklama yapti. Suriye’ye askeri müdahale düsünebilen bir Türkiye’nin Kandil’e girmeye elbette gücü vardir. Girilecekse girilir. Her gün sehit verecegimize bir gün ölürüz olur biter. Sehitlerin kemiklerini sizlatan ve ailelerinin acisini daha da arttiran Bakan gaflarindan da kurtulmus oluruz. Eger birileri elimizi tutmuyorsa bu sorun da çözülmüs olur. Bakan ve bürokratlarin “kader” deyip geçtikleri olumsuzluklarin vatandasin kaderi olduguna degil, alinmayan önlemler, savsaklanan görevlerin hazin sonucu olduguna inaniyorum. Tüm halkimizin Ramazan Bayrami’ni kutlarken, bundan böyle, göz göre göre yasanan olumsuzluklarin, halkimiz için “KADER” olmaktan çikmasini diliyorum. Saygilarimla.

Yazarın Diğer Yazıları

Çerez Bildirimi

Sitemizde, daha yüksek bir kullanıcı deneyimi sunmak ve deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla, Gizlilik Politikası, Çerez Politikası ve KVKK Aydınlatma Metni sayfalarında belirtilen maddelerle sınırlı olmak üzere ve ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde çerezler kullanıyoruz.