Bu öyküyü daha önce duymuşsunuzdur. “İyi davranış nedir?”, “Kişiden kişiye, durumdan duruma değişiklik gösterir mi?” Bize bunları sorgulatır. Doğru davranışın ölçütlerini belirlemeye çalıştığımız bu sorular ahlak kavramıyla yakından ilişkilidir. Ahlak nedir? Özet bir tanımla ahlak; davranışlarımızı yönlendiren değer ve ilkelerimizin bütünüdür. İyi ve kötü davranışın ne olduğunu bize söyleyen yanımızdır. Doğuştan sahip olduğumuz bir oluşum değildir. Yaşamımız boyunca gelişim gösterir. Eğitimle şekillenir. Tüm insanların ahlak gelişimi birbirinden farklı düzeydedir.
Amerikalı psikolog Kohlberg insanların ahlaki gelişimlerinin altı düzeyde gerçekleştiğini ifade etmiştir. İnsanlar bu düzeylerde ilerleyebilir, 5. ve 6. düzeylere erişebilirlerse; kural ve kanunların ötesinde dünya üzerindeki bütün canlıların acısını duyabilen bir vicdan geliştirebilirler. Cezalandırılmamak için değil, “İnsanlık için iyi” olan davranışları seçerler. Bunu başaramazlar ve kendileri dışındaki nedenlerle veya yalnızca çıkarları için davranışta bulunurlarsa vicdanları yeterince gelişemez.
İNSANIN AHLAKİ GELİŞİM DÜZEYLERİ:
1.) Ceza ve itaat düzeyi: Trafik polisi ceza yazmasın diye emniyet kemeri takılır. Davranış içselleştirilmemiştir. Amaç cezadan kaçmaktır, davranışın itici gücü ceza korkusudur. Davranış kalıcı değildir. Korku nesnesi olmadığında farklı davranılır. Ceza ve itaat düzeyindeki insan trafik polisi olmadığında emniyet kemeri takmaz.
2.) Araçsal ilişkiler düzeyi: Bu düzeydeki davranışın itici gücü çıkarlardır. “Ne kadar alırsam o kadar veririm.” Diye düşünülür. İyi davranış; akıllı bir alışveriş yapabilmektir.
3.) Kişilerarası uyum düzeyi: Bu düzeyde insan başkalarının onayını çok önemser. Davranışın itici gücü başkalarını mutlu etmektir. Anne ve babasının onayını almak için kurallara uymaya çalışan çocuk kişilerarası uyum düzeyindedir.
4.) Kanun ve düzen düzeyi: Bu düzeydeki davranışın itici gücü toplumsal sistemin korunmasıdır. Yalnızca suç işlememek adına kurallara uyulur.
5.) Sosyal sözleşme düzeyi: Bu düzeyde genellikle toplumsal kurallara uyulsa da, insani değerlere uymayan kanunlar sorgulanabilir. Bu düzeydeki davranışın itici gücü insanların birbirinden farklı değerlerini hoş görmek ve her bir değeri dışlamadan korumaya çalışmaktır. Bu düzeydeki ahlak anlayışına göre çoğunluğun görüşüne göre ters düşse bile insan olduğumuz için sahip olduğumuz temel haklar korunmalıdır.
6.) Evrensel ahlak ilkeleri düzeyi: Bu düzeyde kişi için vicdan ve adalet yasanın bile üzerindedir. Tüm insanların eşitliği önemlidir. Cezadan kaçmak için, güçlü olanın takdirini almak için, çıkar için, yasada öyle yazıyor, ya da toplum istiyor diye değil, temel evrensel insani prensiplere uyduğu ve öyle davranmak içine sindiği için öyle davranır.
Peki size göre iyi davranış ne demektir? Hangi ölçüt ya da ölçütler bir davranışı iyi yapar? Çıkarlarımızı koruması mı, sonunda cezalandırılmamak ya da onaylanmak mı, yoksa bütün insanlar için iyi sonuçlar doğurması mıdır iyilik ölçütü? Bana göre bir davranışı iyi yapan ölçüt; herhangi bir çıkar gözetmeksizin evrensel insani prensipleri gözetmesidir. Birbirimizden farklı düşünce ve değerlere sahip insanlar olarak elbette küçük farklılıklar yaşayabiliriz. Ama vicdanımızın sesini dinlediğimizde bazı temel ilkelerde birleşiriz. En temel hakkımız olan yaşama hakkı ise bunlardan biridir. Biliriz ki hiçbir çıkar ya da kural insan yaşamından daha değerli değildir. Biz insanlar, bir insanı kaybettiğimizde kim olursa olsun ona acı duyarız… Onu tanısak da tanımasak da… Ona benzesek de benzemesek de…
Biliyorum ve inanıyorum ki insana gerçekten değer verdiğimiz, kendimiz için istediğimiz şeyleri başkası için de istediğimiz, çıkarımıza ne kadar uyduğunu düşünmeden adil olanı seçtiğimiz, iyi bir eğitim sistemi ile çocuklarımızın vicdanlarını geliştirebildiğimiz zaman, dünya şimdikinden daha huzurlu bir yer olacak… O zaman daha çok gülebileceğiz… Dünyayı nefretten çok sevgi kaplayacak…