Tamam da kardeşim bakın yine aynı yere geldik. Özgür Çağlar benim babamın oğlu değil. Çağlar başkan oldu kulübün tüm borçları ödendi. Tesisleşme yoluna gidildi. Şampiyonluk kıl payı kaçırıldı. Peki neden Özgür Çağlar bırakmak zorunda kaldı? Çağlar Başkan Vekili olduğu belediyeden şimdiki yönetim kadar destek alabildi mi? Yani sonun başlangıcı aslında tam bu noktada başladı.
O yüzden beni eleştirmeden önce dönüp nerede yanlış yapıldığına bakılsa iyi olur. Doğruyu söyleyeni dokuz köyden kovarlar ama yine benim dediğim yere geldik…
Torbalı, bu sonucu hak etmiyor
TORBALI, hafta sonu yüreği ağzında İzmirspor karşılaşmasından gelecek haberi bekledi. Hepimiz uzun zamandır düşüş grafiğinde olan Torbalıspor’dan iyi haberler bekledik fakat küme düştük…
Torbalıspor yeni sezona Sabri Taşcan başkanlığındaki yeni yönetimle şampiyonluk parolası ile çıkmıştı ama küme düştü. Sezon başında ilçenin sokaklarına pankartlar asıldı, herkesten para toplandı ama sonuç kocaman bir sıfır. Süper Amatörde Torbalı’nın iki takımı var. Birisi Çaybaşıspor, diğeri ise TORKOS. Çaybaşı 150 bin TL harcadı, ligde kaldı. TORKOS ise 1,5-2 milyon harcayarak küme düştü.
Yazık ki ne yazık. Ayrıca Torbalıspor’un tüm futbolcuları, teknik heyeti ve kulüp çalışanları Torbalı Belediyesi’nin maaşlı elemanları. Spor bir ilçenin tanıtımı için olmazsa olmazlar arasındadır. İzmir bu sıkıntıyı çok çekti. Türkiye’nin 3.liginin süper ligde birde bir takımı yoktu. Göztepe ile bu sıkıntı aşıldı. Şimdi Altay Spor’da aynı yolda ilerliyor. Torbalı, Torbalı diye her yerde bağırıyoruz ama küme düştük. Tek kelime ile Torbalı bu sonucu hak etmiyor.
Solcu Koç’tan, Saadetli Günaydın’a imza desteği
SEÇİM denilince öncelikle aklımıza, rekabet, bitmek bilmeyen polemik, tartışmalar, kahve köşelerinde atışmalar geliyor. Seçimin doğasında var bunlar. İlçemizde de ufak ufak başladı atışmalar, sataşmalar.. Ama böyle bir ortamda ezber bozanlar da yok değil… Bunun en güzel örneğini gazeteci arkadaşlarımız sergiledi… Halis Koç ve Hüseyin Günaydın…
Halis Koç, meslektekilerin ağabeyi… Sol tandanslı, başarılı bir gazeteci. İlçenin nabzını isabetli tutabilen ender isimlerden. Hümanistliği, nezaketi tartışılamaz.
Hüseyin Günaydın da, gazetemizde köşe yazarlığı yaptığı günden bu yana bu yana meslek büyüğümüz. İyi bir Saadet Partilidir. Davasından hiçbir şey vazgeçiremedi onu. Omurgalı bir duruşu vardır. Şimdi Torbalı Adliyesinde, partisi için 100 bin imza nöbetinde. Temel Karamollaoğlu’nun adaylığı için imza bekleyenlerden. İşte bu iki uç isim demokrasi için buluştu. Halis Koç, Hüseyin Günaydın’ın Adliye önünde kurduğu standı ziyaret edip, dilekçe imza attı. Her ikisi de görüşlerinin simgesi olan el işaretini yapıp, adalet terazisi önünde poz verdiler…
Güzel bir davranış… Çünkü seçim bittiğinde yine aynı sokaklarda gezeceğiz, aynı çay bahçesinde oturtacağız, aynı minibüse bineceğiz.
Herkese, seçimlerin geçici; dostlukların kalıcı olduğunu gösteren her iki büyüğümü de tebrik ediyorum.
