Tabii, Kuran’ın bir bütün olarak ele alıp ayetlerin nüzul sebeplerine, hadisin neyi amaç olarak gösterdiğine bakmayan bu kimseler, düz mantıkla hareket ettikleri için, böylesine büyük bir hataya düşebiliyorlar. Önce ayetin iniş nedenine bakalım. “Tefsirlerde, bu ayetin iniş sebebi olarak şu olay anlatılmaktadır. Sahabeden Selman Farisi ( İranlı Selman), Mecusiliği, (ateşe tapmayı) bırakıp Hıristiyan olmuş, daha sonra son Nebi’nin Medine’de geldiğini duyunca Medine’ye gelmiş ve Müslüman olmuştur. Bir gün arkadaşlık ettiği Hıristiyan olan arkadaşlarının iyiliklerinden bahsetmiştir. Hz. Peygamber (S.A.V.); ” Onlar İslam dini üzere ölmediler” deyince, Selman diyor ki: “Bunu duyunca dünyam karardı”. Sonra onların iyiliklerini anlatmaya devam edince, yukarıdaki ayet nazil oluyor. Bunun üzerine Hz. Peygamber, Selman’ı çağırarak şöyle buyurmuştur: “Bu ayet, senin arkadaşların hakkında indi. Kim benim Peygamber olarak geldiğimi işitmeden önce Hz.İsa’nın dini İslam üzere ölse, o hayırdadır. Ama bugün kim beni işitir de bana iman etmezse o da helak olmuştur” ( Taberi; 1 253-257). Demek oluyor ki, İslam geldikten sonra diğer dinlerin hükümleri yürürlükten kaldırılmıştır. Yani, İslam Güneşi doğunca Ay ve Yıldızlar mesabesindeki diğer dinler kaybolmuştur. Dolayısıyla, Güneş varken Yıldızların peşine takılmanın mantığı olamaz.
Hadis-İ Şerife gelince, Efendimiz ( S.A.V. ) şunu demek istiyor: Son nefesinize kadar imanınızı korumaya çalışınız. Çünkü bu dünyadan imanla gidenler, Allah korusun Cehenneme girseler bile cezasını çektikten sonra Cehennemden kurtulacak ve sonunda Cennete gireceklerdir. Yoksa “Lailahe illallah” deyip ” Muhammedun Rasulullah” demezse, yine Cennete girecektir anlamına gelmez. Çünkü, iman iki bölümden ibarettir, ” Allah’tan başka Tanrı yoktur, Hz. Muhammed Allah’ın gelen son elçisidir.” Dolayısıyla, ” Lailahe illallah” deyip ” Muhammedun Rasulullah”ı inkar eden Müslüman sayılamaz ve yarım imanla Cennete girmek te mümkün değildir. Durum bu iken, Yahudi ve Hristyanların da Cennete gireceğini söylemek dayanaktan yoksun, kişsel görüşlerdir, bağlayıcı hiçbir yönü yoktur. Yoksa Cennette yer kalmaz diye birşey yoktur ama Allah’ımız oraya girmek için İlahi Kitabı’nda kendisiyle birlikte Hz. Muhammed’e de inanmayı şart koşmuştur. İşte ayetler: “Her kim ki Allah’a ve Rasulüne inanmazsa bilsin ki Biz kafirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır” (Fetih Suresi, 13). “De ki ey insanlar! Gerçekten Ben sizin hepinize göklerin ve yerin Sahibi Allah’ın Elçisiyim. O’ndan başka Tanrı yoktur. O, diriltir ve öldürür. Öyleyse, Allah’a ve ümmi Peygamber olarak Rasulüne-ki O, Allah’a ve O’nun sözlerine inanır, iman edin ve O’na uyun ki doğru yolu bulasınız” ( Araf Suresi, 158). ” And olsun ki, ‘ Allah Meryem oğlu Mesih’tir ‘ diyenler kafir olmuşlardır. Halbuki Mesih ‘ ey İsrailoğulları, Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’a kulluk ediniz. Biliniz ki, Kim Allah’a ortak koşarsa muhakkak Allah O’na Cenneti haram kılar; artık onun yeri ateştir ve zalimler için yardımcılar yoktur.’ demişti” ( Maide;72)
Sonuç olarak, şunu deriz ki, Kuran’ın bir bütün olarak ele almayıp, ayetlerin iniş sebeplerine, hadislerin ne amaçla söylendiğine bakmadan, bir sonuca varmak, tek bir ayetle doğru noktaya varmak mümkün değildir. Dolayısıyla, yukarıdaki ayetlerden de anlaşıldığı gibi gerçek bir imana sahip olmak ancak Allah’a ve O’nun Rasulun’e inanmakla mümkündür. Allah’a inanıp Hz. Peygamber’in Peygamberliğini reddetmek Allah’ı da inkar etmek anlamına gelir. Çünkü, Allah’a inanan O’nun gönderdiği Kitaba ve Kitabin içindeki tüm emir ve yasaklara da inanmak zorundadır. O, İlahi Kitabı’nda yukarıdaki ayetlerde geçtiği gibi, “Bana ve Son Elçi’ye inan” diyorsa, ben Müslümanım diyen kimse bunu kabul etmek zorundadır. Yani, iman, Kelime-i Tevhid ve Kelime- Şehadetten ibarettir, başka türlü iman yoktur. Selam ve dua ile…