İbrahim Abi’den sonra, son zamanlarda FETÖ’ye kafasını takan Adem Abi(Aksakallı) için de artık yeni malzeme çıktı. (Dipnot: Kendisi ilçede en sevdiğim yazardır.) Bilindiği üzere ordu dün “Artık yeter” diyerek Suriye’ye IŞİD’e karşı savaşmak için girdi. Ordunun başında da tanıdık bir isim hatta soy isim var. Zekai Aksakallı. Kendisi 15 Temmuz Darbe Girişimi’nde Astsubay Ömer Halisdemir’e ölüm emri veren komutan olarak akıllara kazındı. Gerçekten de Halisdemir’le yaptığı o telefon konuşması Türk tarihi için efsanedir. Bilenler bilir ama bilmeyenler için söylüyorum Adem Aksakallı ile Zekai Aksakallı Erzurumlu. Sıkı durun hatta aynı köy ve hatta aynı kütüğe bağlılar. Daha önce de bir köşe yazısında “Zekai Aksakallı ile aynı kütüğe bağlıyız. Köyümüz de soyadımız da aynı, onurluyum” demişti Adem Abi. Eyvah. Artık Adem Abi’den sık sık Zekai Aksakallı, hemşerilik ve soy isim yazıları okuruz gibime geliyor.
MUHTAR HAKLI BEYLER, DAĞILIN
Önceki gün Taşkesik’te feci bir tren kazası yaşanıyordu. Gerçi kazanın her türlüsü fecidir ama tren ve uçak gibi araçların dahil olduğu kazalarda risk her zaman daha fazladır. Daha önce ölümlü tren kazalarının da yaşandığı Taşkesik’te kontrollü bir hemzemin geçidin yapılması çok mu zor? Muhtar kendini bu konuda paraladı resmen. Defalarca bizi arayıp, “Ya kaç kişi ölecek. Dilekçe veriyorum, sözlü ifade ediyorum ama hala güvenli bir geçit yapmadılar” diyordu. Muhtar haklı beyler. Muhtar haklı da neden hakkı teslim edilmiyor. Özellikle İzmir istikametinden gelen trenler civardaki evler nedeniyle köy içinden gelen araçlarca fark edilmiyor. Önceki günkü kaza da aynı öyle oldu. Kamyon şoförü son anda kazayı fark etmese ölüp gidecekti. Geriye ağıtlar ve beddualar kalacaktı. Hazır kimse ağıt yakmıyor, beddua etmiyorken TCDD bir an evvel kontrollü, setli geçit ile mahalle boyunca tren yoluna demir parmaklıklar sağlanmalı. Yoksa bir dahakine bu kadar şanslı olunmayabilir.
FETÖ OLAYLARI, KPSS’DE REKOR KIRDIRDI
İki yılda bir yapılan ön lisans ve lise mezunlarının katıldığı KPSS sınavına bu yıl rekor başvuru yapıldı. Sadece son iki günde iki bin kişinin kayıt yaptırdığını öğrendim. Bana sorarsanız birçok kişi son zamanlardaki FETÖ nedeniyle açığa almaları fırsat bildi. Kamuda inanılmaz derecede boşluk oldu. Vallahi sınava girenler sanırım ilk defe böylesine bir atamayla karşılaşacaklar. Ne demişler “Her şer de bir hayır vardır.” Bu şer’in de hayrı o koltuklara hakkıyla oturmayanların koltuklarını hakkıyla oturacaklara teslim etmesi olacak sanki. İnşallah da öyle olur da mülakatlar da hak edenler elenmez. Zaten bu olaylar göstertiyor ki kimsenin hakkı kimsede kalmıyor. Bu dünyada değilse bile öteki dünyada.
FIRSATÇILAR ADLİYEYE KOŞUYOR
FETÖ’nün darbe girişiminin akabinde Torbalı’da görev yapan ve benim de gazeteciliğimi yargılayan Hakim Atilla Rahman tutuklanarak cezaevine girdi. Buraya kadar her şey normal. Anormal olup da köşeme taşıdığım durum ise Rahman’ın verdiği cezadan nasiplenenler. Bugüne kadar çok sayıda hükümlü ya da eski hükümlü Adalet Bakanlığı’na dilekçe verdi. Dilekçelerinde ya yeniden yargılanmak istediler ya da bu kararı tanımadıklarını dile getirdiler. Sebebi ise söz konusu hakimin FETÖ’cü olmasıymış. Ne diyelim, adalet onlara gerekli cevabı verecektir. Benim bu konudaki kişisel kanaatimi soruyorsanız; bu durum fırsatçılıktan başka bir şey değildir.