Kubilay Kaplan

HAFTANIN SÖZLERİYLE TORBALI AHVALİ

Kubilay Kaplan

“Çağrılanlar çok ama seçilenler azdır” Aziz Matta

Bugün Cumartesi olması hasebiyle, sizler için “haftanın sözlerini” derlemiş bulunuyoruz. Farklı kişilerin zihinlerinden sıçrayan bu sözlerin yankılarıyla Torbalı günceline dair tespitlerimizin izinden gidebilmekteyiz. Bakalım bu hafta kimler,neler söylemiş Torbalı’da.

1-“Zengin miyiz,fakir miyiz anlamadım.Torbalı sokaklarında dolaşırken etrafınıza bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Bir yanda çöp konteynırlarının içinde hurda arayan insanlar, bir yanda milyarlık araçlara binenler. Çok ilginç bir ilçe olduk. Uçurumlar oluşuyor. Sokaklarımız lüks araçlarla dolu ama ilçede kaymakamlıktan yardım alanların sayısı da rekor düzeyde.”(Gazetemiz çalışanlarından Gökhan Yalkalk’ın Torbalı ile alakalı manidar tespitleri)

Yazarın yorumu: Gerçi, Gökhan’ın bu tespiti üzerine Çarşamba günü bir yazı kaleme almış bulunmaktayım… Orada konuyla alakalı fikirlerimi söyledim ama bu ilçede yaşayan bütün herksi bir kere daha bu nokta üzerinde odaklanmaya çağırıyorum. O zaman gerçeği daha net bir şekilde görebiliriz belki.

2-“İlgi beni gerçekten de çok şaşırttı. Genellikle göğüs ve sırttaki kıllardan kurtulmak istiyorlar. Çünkü bu kıllar terleme ve kokmaya neden oluyor.12 seansta bu kıllardan kurtulmak mümkün. Müşteri kitlemizi genellikle 30-40 yaş aralığı oluşturuyor.” (Geçtiğimiz hafta Torbalı’da hizmete başlayan Torbalı Erkek Epilasyon’un işletmecisi Aykut Aşılak’ın sözleri)

Yazarın yorumu: Demek ki, Torbalı’da sadece trafik keşmekeşinden ve İZBAN üst geçitlerinden kurtulmak istemiyoruz. Göğüs ve sırt kıllarından kurtulmak galiba daha mühim ve de daha kolay.

3- “Kendi toplumumuzdaki farklı bakış açıları bizi rahatsız ediyor ve yaralıyor. Senelerden beri süregelen “arap bacı”, “gündüz feneri”, “zenci”, “arap” yakıştırmaları ,aşağılamalar,hakir görmeler çok rahatsızlık verici. Otobüslerle bir etkinliğe giderken polisin bizi mülteci sanıp durdurması ,kimliklerimize baktığında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğumuzu görünce anlam verememesi….” (Afro Türkler Derneği’nin Başkanı Mustafa Olpak’ın sözleri)

Yazarın Yorumu: “Buradan da anlaşılıyor ki, azınlıkta da olsalar etrafımızda ten rengi dolayısıyla rencide edilen vatandaşlarımız bulunmakta. Herkesi bu tür konularda empati kurmaya ve bu gibi konularda daha insancıl davranmaya davet ediyorum.

4-“ Göreve geldiğimizden bu yana hakkımızda yalan yanlış birçok haber yapıldı. Malum gazete ve köşe yazarı tamamen belediyemizi karalamak ve itibarsızlaştırmak için uğraştı. Sessizliğimiz hakkımızda söylenenleri kabul ettiğimiz anlamına gelmesin. Artık susmayacağız. Bundan sonraki süreçte, hakkımızda çıkan yalan haberlerle ilgili hem medya hem de hukuksal yollarla hakkımızı arayacağız.” (Torbalı Belediye Başkanı Yardımcısı Özgür Erman Çağlar’ın geçtiğimiz gün yaptığı basın toplantısında sarf ettiği sözlerden)

Yazarın yorumu: Belediye kanadının, yaptığı bu basın toplantısı amacı ve kapsamı açısından Torbalı tarihinde bir ilk olsa gerek. Ancak yerel medya vasıtasıyla her gün, belediyeye yüklenme stratejisi bir dahaki yerel seçime kadar da dozu artarak devam edecektir. Yani , yapılan haber ve yorumlardan rahatsız oldukları alenen belli olan belediye kanadının, 4 yıl daha sabretmeleri gerekecek. İşleri hakikaten kolay değil.Allah sabırlar ihsan eylesin.

5- “Zor şekilde ilerleyen inşaatımızın temelini atmanın mutluluğunu yaşarken yaşanan bu hırsızlık olayı bizleri derinden yaraladı.15 bin lira değerindeki kalıplar çalındı. Bu kalıpları da biz kiralamıştık. Bizlere yardım elinin uzatılmasın bekliyoruz.” (Ayrancılar’da inşaatı devam eden fakat sık sık hırsızlıklarla darbelenen Siteler Camii’nin durumuyla alakalı olarak konuşan Cemal Çelik.)

Yazarın yorumu: Bu söze nasıl bir yorum getireceğimi doğrusu bilmemekteyim. Ama burada yapacağımız yorum da üst kısımdaki 1 numarada yer alan, Gökhan’ın sözleriyle bağlantılandırılabilir düşüncesindeyim. Torbalı fakir bir ilçe mi, yoksa zengin bir ilçe mi sorusuna yanıt arıyorsak şayet, ilçede sıklaşan bu cami soygunlarını pas geçemeyiz. Bir yerleşimde kutsal değerler bile hırsızlığa düçar olmaktaysa orası hem madden hem de manen fakir bir yerdir değerli okurlar. Ama burada şöyle bir durum da var. Bu caminin inşaatını yapanların da muhtemel hırsızlıklara karşı önlem almamış olmaları büyük bir handikaptır. Dinimizdeki tevekkül kavramı işi tamamen Allah’a bırakmak değildir. Bütün önlemleri aldıktan sonra gerisini Allah’a bırakmaktır. Yani, eşeği sağlam kazığa bağlamazsak elbette eşek kaçar.

Yazarın Diğer Yazıları