HICRI 61 yilinin 10 Muharrem Cuma günü Peygamberimiz Hazreti Muhammed(s.a.v)’in torunu Hazreti Hüseyin ve 72 kisilik maiyeti Kerbela denilen mevkide vahsice katledilir.
Islam dünyasinda bugün bile aci ile yad edilen bu ugursuz hadise müslüman alemini kökünden sarsmis ve derin fikir ayriliklari yasanmasina neden olmustur.
Ugursuz Kerbela hadisesi yasanmis, Küfe sokaklarindan dört nala geçen atlilar, kanlari disina sizmis bir torba içinde, Peygamber torununun basini tasiyorlar.
Hazreti Hüseyin’in kesik basi zamanin Küfe Valisi’nin önüne getirilir.
Bu sirada Sinan isimli katil yaptigi isin büyüklügünü izah etmek için elinde peygamber torununun kesik basi bir siir okuyor.
Siirin bir yerinde “Ben dünyanin en yüce dagini devirdim!” diyor ve insanoglunun en hayirlisini öldürmekle övünüyor.
Küfe Valisi Ziyadoglu karsisindaki tabloya daha fazla dayanamaz ve Hazreti Hüseyin’in kesik basi elinde, siir söyleyen Sinan’a nefretle haykirir “Insanoglu’nun en hayirlisi oldugunu biliyordun da o halde neden öldürdün?”
Ve ellerini çirparak kapiya dogru seslenir: “Cellat!, düsürün su melun’un basini”
Bunun üzerine odaya giren cellat, Hüseyin’i katletmekle övünen Sinan’in da kellesini basindan ayirir.
Ilahi adalet derhal tecelli etmis; katil, daha Hazreti Hüseyin’in kani kurumadan basindan olmustur.
SAHTE KIMLIKLI IMPARATOR
OSMANLILARIN “deli” Batililarin ve “Büyük” lakabini verdikleri Çar Petro (16721725) Rusya tarihinin en etkili liderlerinden birisi olarak bilinir.
Ulkesi için büyük ideallere sahip olan Petro 169798 yillari arasinda kendi adina sahte bir kimlik düzenleyip, bu kimlige uygun bir görünüme bürünerek Avrupa ülkelerini karis karis gezer.
Gemi yapimini ögrenmek amaciyla Hollanda ve Ingiltere gibi ülkelerde tipki bir liman isçisi gibi çalisir.
Sadece bununla da kalmaz yol boyunca askeri ve sivil okullari, müzeleri, fabrikalari ayrica askeri malzemeleri ve yapilari da inceler.
Rusya’ya döndügünde ise kendisine danismanlik yapmak için beraberinde batili egitimcileri, is adamlarini ve askeri uzmanlari getirir.
Rusya’yi batili devletler seviyesine tasimayi kafasina koyan Petro, ülkesinde sakal uzatmayi yasaklamasiyla da bilinir.
Ulkesinin önde gelen soylularindan bazilarinin sakallarini kendi eliyle makaslayan Petro, sakal birakmakta israr edenleri de vergiye baglamistir.
Devasa bir modernlesme hamlesi baslatan Büyük Petro, modernlesmenin faturasini agirlasan vergiler olarak halka ödetmistir.
Bunun neticesinde patlak veren ayaklanmalari acimasizca bastirmis hatta kendisine isyan eden öz oglunu tutuklatip isyandan geçirdikten sonra müebbet hapse mahkûm etmistir.