Kubilay Kaplan

KİM BU MAKİNELİ TÜFEKLİ ADAMLAR?

Kubilay Kaplan

Uzun zamandır doğa yürüyüşleri ve dağ tırmanışları yaparım. Torbalı’nın kırsalında ayak basmadığımız kuytu kalmadı gibi. Genellikle yalnız başıma çıktığım bu yürüyüşlerde zaman zaman enteresan olay ya da kişilerle karşılaştığım da olur. Çoğu zaman definecilere ya da çobanlara rastlarım. Bundan bir ay kadar önce sadece benim gibi doğa meraklılarının gitmeyi göze alacakları bir mıntıka da silahlı kişilerle karşılaştım. Görebildiğim kadarıyla dört kişilerdi. Önce bunların avcı olduklarını düşündüm. Ama avcıya hiç benzemiyorlardı. Yanlarında köpek filan yoktu, avcı yelekleri de giymiş değillerdi. Akşam olmak üzere olduğu için onlara görünmeden dönüş yoluna koyuldum. Geçen hafta dağa tırmandığımda orada yaşayan Yörüklerle sohbet ederken ip uçları birleşti. İhtiyar Yörük bazı akşamlar civarda seri tüfek atışları duyduğunu atılan yüzlerce mermiden ortalığın adeta savaş alanına döndüğünü söyleyince benim jeton düştü. Silah sesleri tam da benim o garip kişilerle karşılaştığım vadi tarafından geliyormuş. Anlaşılan birileri Torbalı kırsalında gözlerden ırak yerlerde atış talimi yapmakta. Hem de otomatik tüfeklerle… Peki, kim bu makineli tüfek kullanan adamlar ve neden atış talimi yapmaktalar?

Uygur ile Kaya’nın son maçı

Son seçimde üçüncü kez karşı karşıya geldiler. Atilla Kaya AK Parti’nin milletvekili adayı olarak İsmail Uygur ise CHP Torbalı İlçe Başkanı olarak… Daha önce 2004 ve 2009’da 2 kez karşı karşıya gelmişler ve bu karşılaşmalardan ikisinden de Uygur galip ayrılmıştı. Galip ayrılmış ve her iki seçimi de kazanıp Torbalı Belediye Başkanı olmuştu. Aradan geçen zamanda İsmail Uygur, Belediye Başkanlığı hedefinden vazgeçmiş görünmüyor. Uygur için hedef yine aynı: On yıl kendisine yetmezmiş gibi Torbalı’da tekrardan Belediye Başkanlığı yapmak. Ne ileri ne geri… Atilla Kaya ise siyasette hedef büyütmüş olmanın semeresini nihayet topladı. AK Parti’nin Milletvekillerinden birisi olarak mecliste yemin edecek. İşte hayatın ve siyasetin cilvesine bir örnek. Kazanmak ya da kaybetmek uzun vadeli kavramlar. Bugün kazanan yarın kazanmamış olmayı isteyebiliyor. Kimi zaman da kaybeden uzun zaman sonra “İyi ki, kaybetmişim” diyebiliyor. Hayat gibi aslında. Hep yarına bakmak lazım, hep yarına…

Torbalı’nın spor elçileri

Levent ve Erdem Dereboylu kardeşler Torbalı’da ayrı bir yerde duruyor. Torbalı’da Kick Boks ve Taekwondo sporu antrenörlüğü yapan iki birader, ilçeden birçok ismin hayatını değiştirdi. Hala da, değiştirmeye devam ediyorlar. Onların öğrencilerinden olan Hamdi Kuzgun, kick boks sporu sayesinde adeta kendisini aştı. Geçtiğimiz ay gazetelerde Hamdi Kuzgun’un özel bir maç için İngiltere’ye gideceğini okuduk. Torbalı’dan İngiltere’ye gitme imkanına kavuşan kaç gencimiz var? İşte sporun insan hayatına kattığı artılardan bir örnek. Levent ve Erdem Dereboylu sporcu yetiştirmeye ve gençlerin hayatına dokunmaya devam ediyorlar. Önümüzdeki hafta Makedonya’da düzenlenecek olan bir turnuva için gençlerimizi bu ülkeye götürecekler ikili, Torbalı Belediyesi bünyesinde taekwondo ve kick boks eğitmenliği yapmaya devam ediyor. Ben de yaklaşık bir aydan beri antrenmanlara katılıyorum. Bu antrenmanlarda sporun gençler üzerindeki pozitif etkilerini yakinen görebiliyorum. On yıldan bu yana gençlerimizin spor kültürüyle yoğrulması için çaba gösteren Dereboylu kardeşlere bütün Torbalı’nın sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum. Gençliği sporla beslersek çok iyi geri dönüşler alırız.

Yazarın Diğer Yazıları