Kubilay Kaplan

TORBALI 'YÖNETİLEMEZLİK' UÇURUMUNA DOĞRU

Kubilay Kaplan

Günün sözü “ Saçmalık bankasında krediler faizsizdir” Kubilay Kaplan

Algıladığımız sinyaller hiç de iyi değil. Etrafta iyi giden şeyler olması en büyük temennimiz. Torbalı adına ve burada meskûn bulunan on binlerce vatandaş adına kaygı duymamak elde değil. Ortada teşhisi tam konulamamış bir sendrom var. Bence teşhis malumdur: yönetilemezliksendromu. Torbalı, yönetilemezlik eşiğine doğru savruluyor.Bu tanımı sadece belli kurumlar için kullandığım anlaşılmasın.Neredeyse burada faaliyet gösteren bütün kurumların ortak travmasıdır bu.Plan, program, strateji, algı yönetimi, sosyal inovasyon… Bu kavramların hayata geçirilmesini bırakın esamisi bile okunmuyor. Sorunlar hep var ve bunlar yerinde saymak bir tarafa gittikçe katmerleniyor. Zaten kıt olan kredimizi harcamış görünüyoruz. Ekip var görünüyor ama sadece görüntüden ibaret.Siyaset ile sorun çözme arasındaki lifler kopmuş görünüyor ve siyasi atışmalar konusunda bile korkunç amatörlüklere yol açılıyor. Marka kent olma yolunda yine yaya kaldırımındayız. Artan tek değerimiz nüfus. Onun da gidişatıyla ilgili ne bir veri ne de bu veriye uygun bir strateji yok. Zaman zaman düşünce paylaşımı yaptığımız kimi dostlar beni bu hususlardaepey karamsar gördüklerini ifade etmekteler. O dostlara selam olsun!Karamsarlık gerçekleri görmekse ben, radikalbir karamsarım.

Seçimin iki sürpriz partisi

Henüz erken ama sağda solda şimdiden 7 Haziran’daki seçim sonucuyla alakalı yorumlar yapılıyor. Seçimin Torbalı ayağının nasıl geçeceği de ayrı bir merak konusu. Torbalı 110 bine yaklaşan seçmen sayısıyla ne de olsa bağrında, epey bir oy potansiyeli barındırıyor. Ben, 7 Haziran’daki seçimde Torbalı’da iki siyasi partinin oylarını artıracağını ön görmekteyim. Bunlardan bir tanesi MHP,diğeri de HDP. Bu iki siyasi oluşum sadece Torbalı’da değil,Türkiye’de de oylarını artırarak yollarına devam edecektir.

Esnaf, dişinisıkarak yaşıyor

Geçenlerde öğle yemeği için çarşı içinde ir lokantaya demirledik. Yemek bitiminde tanışık olduğum mekân sahibi yanımıza gelip hal hatır sordu.Hal hatır faslından sonra ben,mekân sahibine sordum “İşler nasıl,piyasayı nasıl görüyorsun?” Arkadaşımızın ağzından ilk çıkan söz, “çok kötü”oldu. Akabinde sankibenim, kendisine bu soruyu yöneltmemi bekliyormuşçasına sıralamaya başladı, “inanır mısınız limoncunun bile parasını ödeyemiyorum”dedi. Bu esnaf arkadaşımız üstüne üstlük ayda dokuz bin lira kira ödemekte olduğundan dert yandı. Düşünebiliyor musunuz,bu dükkânın sadece kirası dokuz bin lira.İçeride de nerden baksanız altı kişi çalışıyor. Elektriği,suyu,algısı,vergisi derken öyle anlaşılıyor ki,bu mekanın aylık 20 bin lira kadar gideri bulunmakta. Kaba bir hesapla bu işletme hergün 700 lira kar elde ederse bir aylık masrafını anca karşılar.Hergün 700 lira kar elde etmek de imkânsız olduğundan.Bu esnaf arkadaşımız, tıpkı diğer esnaflarımız gibi mecburen dişini sıkarak ayakta kalmaya çalışıyor.İşte Torbalı çarşısından bir manzara..İyi bir yerde iyi müşteri potansiyeli olan bir lokantanın hali bu.Gerisini siz düşünün.

Esnaf Odası’na bir çağrı

Torbalı’da böyle bir şey yapılıyor mu bilmiyorum.Belki de Esnaf Odası kendi bünyesinde bu tür bir çalışma yapıyordur.Şayet yapmıyorlarsa ara sıra esnaf kollarıyla toplantılar tertip ederek onlarla fikir alış verişinde bulunulabilir.Bakınız, Ticaret Odası bunun iyi örneklerini veriyor.Farklı sektör temsilcileriyle zaman zaman toplantı yapılmakta ve onların sorunları masaya yatırılmakta.Çözüm yolları da beraberce aranmakta. Torbalı Esnaf Odası da bu tür toplantılar organize ederek esnafın sorunlarıyla daha yakından alakadar olabilir düşüncesindeyim. Bu toplantılarda ele alınan sorunlara bir çözüm yolu bulunamasa bile esnaf kendisini yalnız hissetmez hiç değilse.

Emniyet mensuplarına hiç yakışmıyor

Hep vatandaşın şikâyetini yazıyoruz; bugün de biz şikayet iletelim. Oturduğum bina;Tepeköy Mahallesi 4504 Sokak’ta bulunuyor.Tam da bir önceki Emniyet Müdürlüğü binası ile karşı karşıyayız. O bina bildiğim kadarıyla emniyetin bazı şubeleri tarafından halen kullanılıyor.Yalnız binanın ikinci katından aşağıya, sürekli olarak su boca edilmekte.Günün her saati bu durum sürüyor.Galiba çaydanlık suyu boşaltılıyor aşağıdaki sokağa. İyi de o sokak son derece faal bir yer. Araç ve insan yoğunluğunun bulunduğu bir sokak orası. Hayır, sokak faal olmasa ne far eder ki?Apartmandan sokağa su dökülmesi insani bir davranış mı?Bir keresinde yukarıdan dökülen sıcak su beni sıyırıp geçtiği için biliyorum bunu.Kafamı yukarıya doğru kaldırdığımda pencereden içeri çekilmekte olanbir demlikle karşılaştım. Bana isabet eden sıcak su damlaları sol kolumu hafiften haşladı. Suyu dökenin kim olduğunu görmediğim için de küfür edemedim haliyle. Yalnız bir dahaki sefere hazırlıklıyım. Artık piyango kime çıkarsa… Ben buradan uyarmış olayım.

Yazarın Diğer Yazıları

Çerez Bildirimi

Sitemizde, daha yüksek bir kullanıcı deneyimi sunmak ve deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla, Gizlilik Politikası, Çerez Politikası ve KVKK Aydınlatma Metni sayfalarında belirtilen maddelerle sınırlı olmak üzere ve ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde çerezler kullanıyoruz.