Benim gibi, kendisini ‘gazeteciyim’ diye tanımlayan köşe yazarlarının çoğunun geçmişinde bu mesleğin onur kademesi olan ‘muhabirlik’ yatmaktadır. Nedendir bilmem, bende; ‘iyi bir muhabir olmadan, iyi bir gazeteci olunamayacağı’ önyargısı yer etmiştir. Bu tartışılır önyargı nedeniyle her ‘10 Ocak’ gününe ayrı bir gözle bakarım…
Kutlamak isterim, kutlayanların masasının bir köşesine de ilişmeden kendimi alamam. Bu mesleğin az parayla yetinip, çok üretmek zorunda olan gazete emekçilerini hatırlamak, onlarla birlikte olmak fikri bundan sonra da, Allah ömür verdikçe devam edecektir.
*
Torbalı Gazeteciler Cemiyeti aktif iken, 10 Ocak günlerinde meslektaşlarımızı kahvaltı masalarında buluşturmayı gelenekselleştirmiştik. Sonra bu anlamlı buluşmalar, Torbalı Belediyesinin basın bürosunda çalışan gazeteci arkadaşlarımızın önerileriyle olsa gerek, Torbalı Belediye Başkanlarıyla gazetecilerin toplantısına dönüştü.
Bana göre küçük ama Torbalı ölçeğinin üzerinde bir jest…
*
Fırsat bu fırsat diyerek, meslektaşlarımla bir araya gelmek, çalışan gazeteciler ailesine katılan yeni yüzlerle tanışmak ve yerlerde süründürülmeye çalışılan gazetecilik mesleğinin; “hayır buradayız, varız, var olmaya da devam edeceğiz” resminin içerisinde olmayı atlamam.
Geçmişte eski belediye başkanımız Sayın Adnan Yaşar Görmez ‘in ‘10 Ocak Çalışan Gazeteciler’ günü dolayısıyla verdiği kahvaltı davetine katıldım. Bu yıl da Sayın İsmail Uygur’un davetini aldık.
Yarın bir başkası çağırırsa, yine herkesten önce orada olmaya, o resim karesinin bir kıyısında yer almaya çalışırım.
O sofrada içilen iki bardak çaydan ve bir dilim kahvaltı peynirine sallanan çataldan dolayı, birilerinin kılıcını sallamak anlamını çıkarmak saflık, ille de öyledir demek ise haksızlık olur.
10 Ocak davetlerinin bende iki önemli anlamı var. Biri meslektaşlarımla bir günlüğüne de olsa bir arada olmak, diğeri ise; Torbalı Belediye Başkanının çok zor koşullarda görev yapmaya çalışan meslektaşlarıma verdiği önemden dolayı teşekkür etmektir.
Öyle de oldu…
Başta Sayın İsmail Uygur olmak üzere emek veren ve o çok nezih toplantıyı düzenleyen Torbalı Belediyesinin basın bürosunda görev yapan arkadaşlarıma buradan bir kez daha teşekkür ederim…
*
Bu yıl yapılan toplantıda pek çok yeni gazeteciyle tanışmak nasip oldu. Bana sanki hevesliler yerlerinin biraz daha profosyonellere bırakmışlar gibi geldi. Daha rafine bir toplulukla karşılaştım.
Yeni fikirler, yeni teknikler ve yeni ürünler üzerinde konuştuk…
Umut verici girişimler duydum. Yeni bir dergi ve günlük olacağı söylenen ikinci bir gazetenin çıkarılacağını öğrendim. Rekabetin kalite yaratacağına inanıyorum. O arkadaşlara da başarılar dilerim.
Uzunca bir zamandır gazeteciliğin bir de ‘internet gazeteciliği’ ve ‘sosyal medya’ kısmı ön plana çıkarıldı. Çok geniş ve oyun sahası bir hayli kirli bir alan. Giderek temizleniyor. ‘Trol edebiyatı’ ve çamur atma savaşları yerlerini yavaş da olsa, yine gazetecilik ilkelerine bağlı kalan gazeteciler tarafından doğru yapılmaya başlandığını görebiliyoruz.
*
Çağın gazetecilik araçları büyük değişimler gösteriyor. Biz değişmemesi gerekenin gazetecilik olmasını savunanlardanız…
Hangi aracı kullanırsak kullanalım, gazetecilik ilkeli davranmaktır…
Vicdan mesleğidir…
Eğer siz gazeteci olarak omzunuzu mutlaka bir yere dayamak ihtiyacı duyuyorsanız…
Onun bir tek adresi vardır:
Halk!..
*
Emeğini, çabasını birer ışığa, birer meşaleye dönüştüren tüm çalışan gazetecileri kutluyorum…