30 Mart 1972… Mahir Çagan ve dokuz arkadasinin Kizildere’de katledilislerinin üzerinden 40 yil geçmis. On gencecik insan…!
Yasasaylardi yetmisine merdiven dayamis devrimci, genç düsünceli insanlar olacaklardi. Biz onlari, hep her zaman genç devrimciler ve genç fikirliler olarak hatirlayacagiz. Çünkü sairin dedigi gibi: “Büyümez ölü çocuklar!” Kizildere devrimci direnisin kirkinci yili.
Baskilarin arttigi bugünlerde bu günün anlami daha da artmaktadir. Kizildere teslim olmamaktir. devrimci direnis ve dayanismanin adidir. Türküler yakilan bir olaydir.
Tüm devrimci degerlere ve kisilere saldirilarin yogunlastigi bu dönemlerde devrimci tarihimize ve bagimsiz Türkiye idealimize sahip çikmaliyiz. Demokrasi ve özgürlük düsüncelerimize sarilmaliyiz. Mahir’in Deniz’in ve mücadele arkadaslarinin devrimci mücadelelerinin egemenler eliyle kirletilmesini istemiyorsak onlarin düsüncelerini ögrenip okumaliyiz. Kizildere’nin yil dönümünde, On’larin sahsinda fasizme ve emperyalizme boyun egmeyen devrimci tarihimize ve tüm devrimcilere selam olsun!
IMAMIN
ORDUSU
“IMAMIN Ordusu” bir kitap adi oldugu söyleniyor. Basilmamis bir kitap… Fetullah Gülen’in polis ve ordu içindeki örgütlenmesini anlatiyor(mus). Ulkemizde “imamin ordusu” kitabin (in) pesinde. Gazeteler polis tarafindan basiliyor, gazeteciler tutuklaniyor. Basimi gerçeklesmeyen kitabin CD leri kirilip, bilgisayar diskleri yok ediliyor. Dünya bizimle bir ilki yasiyor. Dünyada yayinlanmamis bir kitap imha ediliyor.
Kitap neyi anlatiyormus? Fetullah Gülen’in polis ve asker içindeki örgütlenmesini. Bu gerçeklik defalarca dillendirilip yazildi. Doç. Necip Hablemitoglu’nun “Köstebek”, Ergun Poyraz’in “Fetullahin Coplari, Fettullahin Askerleri” son olarak da Ahmet Sik’in “Imamin Ordusu” bu gerçekleri anlatiyor. Doç.Dr Hamblemitoglu öldürüldü, Poyraz bir yili askindir tutuklu, Sik tutuklandi.
12 Eylül’de palazlanip 28 subat porstmodern darbesiyle iktidar olan AKP güçlendi. Kemalist ideolojinin refleksleri de; alti yavas yavas isitilan sudaki kurbaga örnegi yavasladi. Birden kaynar suya atilsa siçrayarak çikacak sudan… Yavas yavas alisiyor. AKP iktidar olmadan önce: “Bizim dönemimizde yasaklar yasak olmayacaktir!” diyordu. Ne kadar yasakçi oldugu ortaya çikti. Insan inandigidir denilir. Insanin her davranisinin atasi bir düsüncedir. Bu nedenle insanlar ve iktidarlar süreç içerisinde kafalarinda kurduklari düsünceye benzerler. AKP gibi…
Bine yakin insani öldürdügünü itiraf eden “Susurluk’un” kilit ismi Ayhan Çarkin serbest birakilirken Gazeteci Ahmet Sik ise yazmadigi yayinlamadigi kitabi nedeniyle hücrede tutuluyor. Orada ki güç nedir?
Oysa Anayasamizin 26. maddesinde: “Herkes düsünce ve kanaatlerini söz, yazi resim veya baska yollarla tek basina veya toplu olarak açiklama ve yayma hürriyetine sahiptir” deniliyor. Ulkemizde su anda 64 gazeteci tutukluymus.
Basilmamis kitabin taslagini toplayip CD’lerini yakmak çocugu ana rahminde öldürmek gibi bir sey. Bu Hitler’in, Musolini’nin, Franco’nun, Pinochet’in, Salazar’in idi. Amin dahil hiçbir diktatörün aklina gelmemis bir uygulamadir. 12 mart ve 12 eylül dönemlerinde bizde de kitaplar toplandi, yasaklandi, yazar ve yayincilar tutuklandi, iskence gördü, Ilhan Erdost gibi ölenler de oldu fakat taslak halindeki kitap toplatilmadi. Bizde yasanan, basbakanin deyimiyle “ileri demokrasi”dir. Ileri demokrasi ne demek? Gayet basit, iktidarin aleyhinde çok ileri gitmeyeceksin! Ne yaparsiniz yapin, ne söylerseniz söyleyin zamanla gerçekler ortaya çikiyor. Zamanla kati olan hersey buharlasiyor, kutsal olan dünyevilesiyor, en sonunda insanlar hayatlarinin gerçek kosullariyla ve diger insanlarin iliskileriyle yüzlesmeye zorlaniyorlar.
Ne diyordu Hz Muhammed: Ilimle geçen bir gece, ibadetle geçen bin geceden hayirlidir…. Hele “imamin ordusu” yayinlansin okuyup görecegiz, Köstebek, Fetullah’in Coplari, vb gibi Fetullah yayinlarinin polis içinde örgütlenip örgütlenmedigini…. Hem korkunun kaynagi bilgisizliktir, denilmez mi?
Hosça kalin, dostça kalin
