Nevzat Karataş

Filozofla bedevi

Nevzat Karataş

Bedevinin yolu bir şehirden geçiyordu.  Şehirden ayrılınca, yanına birlikte yolculuk yapmak isteyen kibar konuşan ve akıllı geçinen birisi yaklaştı. Bedevi’ye hayırlı yolculuk diledikten sonra memleketini sordu. Hangi kabileden olduğunu, malını ve servetini de sorduktan sonra “Devenin yükü nedir?” dedi. Bedevi de “Çuvalın birinde buğday var, diğer çuvalda da kum dolu” dedi.

Filozof bu duruma hayret etti ve “Buğdayı anladım fakat kumu neden hayvanın sırtına yükledin” diye sordu. Bedevi de “Buğday tek tarafta olursa diğer taraf boş olacağı için devrilir, denk olsun diye kum yükledim” dedi.

Bu defa filozof dedi ki, “Kum doldurduğun çuvalı boşaltıp diğer tarafta ki buğdayı ikiye bölseydin hem sen rahat ederdin hem de hayvana eziyet etmemiş olurdun.” Bu sözü çok akıllıca ve mantıklı bulan bedevi “Aferin sana, ey akıllı kişi! Görüşün güzel, ince düşüncelisin, fakat yalnız kalmışsın ve bir binitin yok” diyerek o filozof düşünceli adama acıdı. Hatta devesine bindirmeye niyet etti.

     ÖKÜZÜM DE DEVEM DE YOK

Bedevi de o akıllı kişiye “Ey akıllı kişi! Sen de bana kendi halinden anlat. Böyle akıl, böyle güzel anlayışla doğru söyle, padişah mısın yoksa vezir misin?” diye sordu. Filozof da “Bende vezirlik ve sultanlık yok. İşte kıyafetim, işte halim, işte sıfatım ortada” dedi.

Bedevi “Öküzün deven kaç tane? Dükkânında ki malın ne kadar, nelerin var?” diye sordu. Filozof da “Nerede dükkân, öküz, deve, ne arar diye cevap verdi. Bu duruma iyice şaşıran bedevi “Öyleyse parandan pulundan sorayım, Çünkü bu devrin bakırlarını altın yapacak kadar akıllı birisin.” Dedi.

Filozof dedi ki, Ey yol arkadaşım! Vallahi bırak parayı pulu, bir gecelik yiyecek ekmeğe muhtacım. Görüyorsun, yalınayak, pılısı pırtısı olmayan birisiyim. Kim bir lokma ekmek verirse onun yanındayım. Benim aklımın ve faziletimin bana hiçbir faydası yok. Onlar benim başıma yük olmaktan başka bir şey değiller.

Bu sözleri duyan bedevi, filozofun yüzüne biraz baktı ve sinirli bir şekilde “Benden uzak dur, benden uzaklaş. Ben bu tarafa gideyim, sen diğer tarafa git. Şayet bu tarafa gitmek istiyorsan o zaman ben ters tarafa gideyim.

      SENİN GİBİ AKILLI OLMAKTANSA

“Bir çuval buğdayı kumla denk etmek, senin gibi filozof olmaktan iyidir.  Senin gibi filozof olacağıma benim gibi aptal olayım daha iyi.” Dedi.

Hikâye Mevlana hazretlerine ait. Benim çok hoşuma gitti.  Siz dostlarla da paylaşmak istedim. Her neyse, hikâyeyi şu güzel sözlerle bitiriyor:

“Fikir odur ki, insanı bir yola ulaştırır. Yol odur ki, yolcusu padişah olur. Padişah da gönül ülkesine padişah olandır. Yoksa asker, taht, hazineler değil. Öyle bir saltanat ki, Hazreti Muhammed’in din mülkü gibi ebedi olur.”

Ne kadar güzel söylemiş, Gerçekten yol ne kadar taşsız ve engelsiz olsa da şayet sonu ebedi evimize ulaştırmıyor, uçuruma götürüyorsa ne önemi var.

Rabbim verdiği aklı rızasına uygun kullanıp faydalananlardan eylesin. Hayırlı cumalar.

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Çerez Bildirimi

Sitemizde, daha yüksek bir kullanıcı deneyimi sunmak ve deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla, Gizlilik Politikası, Çerez Politikası ve KVKK Aydınlatma Metni sayfalarında belirtilen maddelerle sınırlı olmak üzere ve ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde çerezler kullanıyoruz.