Sami Bingöl Turan

Nerede o eski günler

Sami Bingöl Turan

 

Demek ki her dönemin kendine göre iyi ve kötü getirileri oluyor. Günümüzde ise bırakın liseyi, köylerde bile üniversite açılmış. İşte o eski yıllarda, Lise mezunları öğretmen oluyorlardı, günümüzde üç yüz bin üniversite mezunu iş bulamıyor. Her mahallede bir okul her köşede, özel okullar etüt merkezleri var. Dershaneler çığ gibi artmıştı, gidişat eğitimde felaketti, öğrenciler yarış atına dönmüştü, kapatılması da iyi oldu. Planlı ve karalı bir gelişme elbette ki iyi ama, Hakkari ve Şırnak ilimizde bile üniversite açılmasının iyi mi kötü mü olduğunu, siyaset aktörlerine, okuyanlara, yaşayanlara sormak lazım. Eskiye özlem duymanın nedenleri var. “Nerede o eski günler.”

İşte, bu sözün çok büyük ve ne kadar anlamlı olduğunu, görüp bizzat yaşadıklarımızla, biz büyükler o kadar güzel idrak etmeye başladık ki, ara sıra kendi aramızda sohbet yaparken geçmiş yılları anarak, “Nerede o eski günler, yıllar,” diyerek geçmişe ayna tutmaya başladık. Açık ve net olarak diyorum ki, bu gün yetişen gençlik de yıllar sonra daha teknolojik daha çağdaş bir dünyada yaşayacakları için bu günleri özleyip “Nerede o eski yıllar” diyeceklerdir.

Seksenli yıllarda on bin nüfusa sahip tüm insanların birbirlerini tanıdığı çok şirin ilçe olan Torbalı’nın nüfusu 173 bin olmuş ki, çevrede oturup sanayide çalışanlarla beraber iki yüz bini geçmektedir. Birçok ilimiz bu nüfusa sahip değil.

Son on yıl da iki yüzden fazla müteahhidin betonlarla cehenneme çevirdiği bir ilçeden söz ediyorum. Yeşil alanlar tek tek bitiyor. Hangi dönemde kimler tarafından nasıl neye göre hazırlandığını açıkça bilemediğim bu çirkin şehir imar planı hiç hoş olmadığı gibi korkunç bir yapılaşmayla ilerliyor. Bir yanda villa, aynı parsel bitişiğinde 8-10 kat işyeri ve apartmanların yükseldiği başka bir şehir görülmemiştir.

İzmir-Aydın asfaltı üzerinde yol boyunca çok katlı bitişik ucube binalar yükselmeye devam ediyor. Bu yapılaşmalar asgari 8 kat hemen arkasında 2-3 kat, bu nasıl bir imar, görüntü korkunç, yol boyunca binalar bittiğinde adeta bir tünel gibi görüntü olacak. Şehir merkezinde de durum aynı. Düzensiz bir yapılaşmanın devam ettiği ilçemizde, hızlı nüfus artışına paralel sorunlarda artmaktadır.

Eğitimde, sağlıkta asayişte de daha hızlı gelişen olumsuz etkilenmeler var. Şehir içi trafik büyük çok sorun olmaya başladı. Ana caddelerde çift taraflı hatta kavşak önlerinde bile park eden araçlar tehlike saçıyor. Kavşak sorununu defalarca yazıp yetkililerin dikkatini çekmemize rağmen çok büyük bir talepmiş gibi adeta devlet meselesine döndü, bir gün yapılırsa işte tamam çözdük denilecek. Tariş Kavşağı’nda bariyerle kapatılan yol neredeyse yıllardır çözülmedi.

Bir ay sonra okullar açıldığında sorunlar biraz daha artacağı için özellikle şehir içi trafiğine ve kavşaklara çözüm bulunmalıdır ki insanlar bu tedbirsizlikten bedel ödemesinler.

Ben bundan sonra, “Nerede o eski günler” demeyeceğim çünkü günümüzde her türlü imkân mevcuttur.

Bu ilçedeki insanların rahat ve huzur içinde yaşamaları için, kalıcı olumlu çözümlerin düşünüldüğünü planlandığını da biliyorum. Şunu unutmayalım nasıl ki, Geciken adalet iyi bir adalet değilse, geciken yatırım ve tedbirin de hiçbir anlamı ve değeri kalmıyor.

Sağlık ve sevgiyle kalın.

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Çerez Bildirimi

Sitemizde, daha yüksek bir kullanıcı deneyimi sunmak ve deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla, Gizlilik Politikası, Çerez Politikası ve KVKK Aydınlatma Metni sayfalarında belirtilen maddelerle sınırlı olmak üzere ve ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde çerezler kullanıyoruz.