Yükü çok ağır!

Torbalı’da 5 kişilik Kahraman ailesinin bir ferdi olarak dünyaya gözlerini açan 5 yaşındaki Samet Kahraman’a ilk olarak down sendromu teşhisi konuldu. Daha sonra yapılan tetkiklerde kalbinin delik, iki kalçasının çıkık ve yumurtalıklarında da kist olduğu anlaşılan minik beden, yardım eli bekliyor

Yükü çok ağır!

TORBALI’DA yapılan araştırmaya göre her 900-950 canlı doğumdan birinde down sendromlu bebek dünyaya geliyor. Hafif-orta dereceli zihinsel engele neden olan sendroma yakalanan çocuklar, özel ilgi ve eğitimle topluma kazandırılırken, toplamda 4 bin 973 engelli bireyin hayatını idame ettirdiği Torbalı, ilginç yaşam hikayelerine de ev sahipliği yapıyor. Bu hikayelerden birinin yaşandığı Karşıyaka Mahallesi’nde zorlu yaşam koşullarıyla mücadele eden Müzeyyen-Hakkı Kahraman çiftinin 3 çocuğundan 1’i olan Samet Kahraman, down sendromlu olarak dünyaya gözlerini açtı. Doğumun hemen ardından sendrom teşhisi konulan minik Samet’in yapılan tetkiklerinde aynı zamanda kalbinin delik, iki kalçasının çıkık ve yumurtalıklarında da kist olduğu sonucuna varıldı. Kalça eklemlerinde anormal gelişim yaşayan minik Samet, ayrıca kollardaki ve bacaklardaki kemiklerin incelmesi, omurganın anormal yan yana eğriliği ve bilek kemiklerinin kısalması gibi ciddi sağlık sorunlarıyla mücadele ediyor. Minik bedenine rağmen günlük yaşam, eğitim, arkadaş ve beslenme gibi genel  ilişkileri doğrudan etkileyen çeşitli hastalıkları bünyesinde barındıran Samet’in tedavi olması amacıyla ömrünü hastane yollarında geçiren 44 yaşındaki Müzeyyen Kahraman, tek hayalinin evladının sağlığına kavuşması olduğunu söyledi.

ŞÜKREDİYOR

3 yaşında kalbindeki delik nedeniyle kaldırıldığı İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde biricik evladının açık kalp ameliyatı olduğunu ifade eden anne Müzeyyen Kahraman, yumurtalık kisti hastalığında da tedavi sürecinin devam ettiğini bildirdi. Kalça eklemlerindeki anormal gelişimin eklem çıkıklarına neden olduğunu kaydeden anne Kahraman, “Evladımın tedavisi için çalmadık kapı bırakmadık. Sonrada kalçalarındaki tedavisinin bir ameliyata bağlı olduğunu öğrendik. Hastaneye gittik ancak doktorlar ameliyatın oldukça riskli olduğunu söyledi. Ayrıca ameliyat olduktan bir süre sonra eski haline dönme ihtimali de varmış. Bizlerde vazgeçtik. Eziyet etmeyelim minik bedene dedik. Şimdi önümüzde acı çekiyor ama elimiz kolumuz bağlı. Çektiği acılar için herhangi bir ilaç kullanmıyor çünkü yazılmadı. Bizlerde yanlış bir şey yapmak istemiyoruz. Devletimiz sağ olsun bakım ücreti ödüyor ancak yaşam koşulları bir hayli zor. Eşim trafik kazası geçirdi ve sol ayağı kırıldı. Şimdi ayağında platinler olduğu için ağır işte çalışamıyor. Oturduğumuz ev kira. 2’de öğrenci okutuyoruz. Engebeli bir yaşamımız var. Bu yüzden defne yaprağı ayıklıyorum. Ne olursa olsun mutluyuz, Allah’a bin şükürler olsun.” diye konuştu.  Murat CAN